BM’ye bağlı Uluslararası Atom Enerjisi Kurumu, İran İslam Cumhuriyeti’nin nükleer faaliyetleri ile ilgili yayınladığı raporunda, İran’ın zenginleştirilmiş uranyum stoğunu artırdığını açıkladı.
Birleşmiş Milletler’e (BM) bağlı Uluslararası Atom Enerjisi Kurumu(UAEK), İran İslam Cumhuriyeti’nin nükleer faaliyetleri ile ilgili yayınladığı raporunda, İslam Cumhuriyeti’nin zenginleştirilmiş uranyum stoğunun arttığını açıkladı.
Merkezi Viyana'da bulunan UAEK'nın Cuma günü açıkladığı rapora göre İran'ın düşük düzeyde zenginleştirilmiş uranyum stoğu ve nükleer reaktörlerde kullandığı ağır su miktarı arttı.
UAEK raporunda, ABD’nin yaptırımlarına karşı nükleer anlaşmadaki taahhütlerinin bir kısmını askıya alacağı tehdidinde bulunan İran İslam Cumhuriyeti’nin nükleer materyal stoklarının arttığını ancak 2015'te yapılan nükleer anlaşmada belirtilen limitleri aşmadığı belirtildi.
Alman Deutsche Welle Ajansı’nın geçtiği habere göre raporda, 20 Mayıs itibariyle İslam Cumhuriyeti’nin zenginleştirilmiş uranyum stoğunun 174,1 kilogram olduğu, bu stoğun Şubat ayında ise 163,8 kilogram olduğu belirtilerek aradaki artışa dikkat çekilmiş.
ABD, Çin, Rusya, Fransa, İngiltere ve Almanya’nın (P5+1) 2015'te İran İslam Cumhuriyeti ile imzaladığı uluslararası anlaşma çerçevesinde İran İslam Cumhuriyeti için çizilen sınır ise 202,8 kilogram.
İran rejimi, anlaşmanın diğer tarafları olan İngiltere, Rusya, Almanya, Fransa ve Çin'nin Washington yönetiminin yaptırımlarına bir çözüm bulmaması halinde anlaşmada belirlenen sınırlara bağlı kalmayacağını belirtmiş, son olarak Mayıs ayı ortasında anlaşmadan doğan yükümlülüklerinin bir kısmını askıya alacağını ilan etmişti.
ABD Başkanı Donald Trump, kendisinden önceki başkan Barack Obama döneminde İran rejiminin nükleer silah üretme kapasitesine erişmesini engellemek amacıyla varılan uluslararası anlaşmadan ülkesini geçen yıl tek taraflı olarak çekmiş ve İran rejimine yönelik yaptırımları yeniden hayata geçirmişti.
Yaptırımlar nedeniyle ekonomisi ve özellikle petrol endüstrisi ağır yara alan İran İslam Cumhuriyeti, Mayıs ayı başında yaptığı açıklamada soruna 60 gün içerisinde çözüm bulunmadığı takdirde nükleer anlaşmanın şartlarına uymayacağını ilan etmişti.
