رفتن به محتوای اصلی

HSD: Moskova-Tahran-Ankara anlaştı, İdlib Şam’a verilecek

HSD: Moskova-Tahran-Ankara anlaştı, İdlib Şam’a verilecek
Türk devletinin Rojava’yı işgalinden Rusya’yı sorumlu tutan HSD Basın Sözcüsü Mustafa Bali, Rusya, Türk devleti ve İran rejimgi arasında varılan anlaşmalar ışığında İdlib’in Suriye rejimine teslim edileceğini söyledi.
posted onFebruary 15, 2020
noدیدگاه

Omurgasını Kürt Halk Savunma Birlikleri’nin oluşturduğu Demokratik Suriye Güçleri (HSD) Basın Sözcüsü Mustafa Bali, Rusya, Türk devleti ve İran İslam Cumhuriyeti arasında varılan anlaşmalar ışığında İdlib’in Suriye rejimine teslim edileceğini söyledi.

HSD Basın Sözcüsü Mustafa Bali, son iki haftadır çatışmalara sahne olan İdlib’in geleceğine ilişkin Rûdaw’a yaptığı değerlendirmelerde, İdlib’in Suriye rejimine verileceğini savundu.

Bali, “Türk Cumhurbaşkanı Erdoğan ve Rusya Devlet Başkanı Putin’in demeçlerinde de çok açık ve net bir şekilde anlaşılıyor ki İdlib Suriye rejimine teslim edilecek. Nitekim İran, Rusya ve Türkiye arasında Astana’da yapılan görüşmeler ve varılan anlaşmalar neticede buna işaret ediyor” dedi.

“Biz kimsenin yanında çalışmıyoruz”

“Suriye ve Batı Kürdistan’da (Rojava) şu an ABD, Rusya, Türk devleti ve Suriye rejim güçleri bulunuluyor. Son olarak ABD askerleri ile Suriyeli milisler Qamişlo yakınlarında karşı karşıya geldi. Olası bir çatışma durumunda hangi askeri gücün yanında yer alacaksınız?” sorusuna Bali şöyle yanıt verdi:

“Biz kimsenin yanında veya yedeğinde yer almıyoruz, sahadakilerle ortak çalışıyoruz. Çözüme yönelik gerçekçi bir adım kimden gelirse gelsin biz kendileriyle anlaşmaya hazırız. Suriye rejimi eğer siyasi çözüme yönelik gerçek bir adım atarsa kendileriyle anlaşmaya hazırız. Yine aynı şekilde Suriye muhalefeti eğer gerçekçi bir çözüm önerisi sunacak olursa onlarla anlaşmaya hazırız. Ancak askeri anlamda kim kiminle çalışıyor mantığıyla davranmıyoruz.”

Rusya’nın Suriye’deki krizi çözme iradesine sahip olduğunun altını çizen Bali şöyle devam etti:

“Rusya küresel ve büyük bir güç, aynı zamanda dünya politikasında önemli bir yere sahip. Özellikle Suriye’de baş aktör konumunda. Bu nedenle Rusya’nın siyasi bir çözüme garantör olması gerekiyor. Aynı zamanda Rusya’nın sorunların savaşla çözülemeyeceğini anlaması gerekiyor. Rusya yıllarca terörle mücadele etti, 7 yıl boyunca bütün askeri gücüyle Çeçenistan’da savaştı. Ancak en sonunda siyasi yolla çözüme varıldı. Bu Suriye’deki meseleler için de geçerli. Rusya’nın siyasi çözümle ilgili tecrübesi var ve bunun esas olduğunu biliyor. Şu anda İdlib’de rejim vuruyor, Türkler vuruyor ve muhalefet güçleri vuruyor. En nihayetinde insanlar ölüyor, yerinden yurdundan oluyor ve demografik değişim gerçekleştiriliyor. Biz HSD olarak Rusya’nın çözüm için gerekli irade ve güce sahip oluğunu biliyoruz ve bu iradeyi kullanmasını umuyoruz.”

“Rusya olmasaydı Türk devleti Afrin’e giremezdi”

Rusya Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Mariya Zaharova’nın, Türk devletinin Suriye rejimi tarafından bu ülkeye davet edilmediği yönündeki açıklamalarına da değinen Bali, “Aksine, Zaharova Türkiye’yi Suriye’ye girmeye davet etti. Biz Kürtler olarak Rusya’yı Türk devletinin Afrin’i işgal etmesine önayak olmakla suçluyoruz. Çünkü Rusya’nın onayı olmadan Türk devleti Afrin’i kontrol edemezdi” diye konuştu.