Energy Aspect’in baş analisti Amrita Sen, petrol tankerleri takipçilerinden elde edilen bilgilere göre İran rejiminin günlük petrol ihracatının maksimum 250 bin varil olduğunu ancak Haziran ayı itibariyle bu oranın daha da düştüğünü söyledi.
Bloomberg’in ABD yaptırımları ardından İran rejiminin petrol ihracatı konusundaki sorularını yanıtlayan Amrita Sen, uluslararası petrol piyasasının ABD yaptırımlarının etkisini henüz tam anlamıyla hissetmediğini ancak gidişatın belirsiz olduğunu ve piyasanın Çin’de gerçekleştirilecek G20 ülkeleri devlet bakanları zirvesinde ABD Başkanı Donald Trump ile Çin Devlet Başkanı Şi Cinping arasında gerçekleştirilecek görüşmeyi beklediği değerlendirmesinde bulundu.
Enerji Uzmanı Amrita Sen, İran rejiminin günlük 900 bin varil petrol üretebildiğini ancak günlük 100 bin varil petrol satabilecek durumda olduğunu söyledi. Sen, ABD’nin nükleer anlaşmadan çekilmesi ardından ABD ile İran rejimi arasında başlayan gerginlikler ve ABD’nin rejime karşı uygulamaya koyduğu ekonomik yaptırımlar neticesinde İran rejiminin petrol ihracatının sıfıra yaklaştığını sözlerine ekledi.
İran rejiminin yaptırımların etkisinin tam anlamıyla hissedilmediği Haziran ayı öncesinde günlük 250 bin varil petrol satabildiğini ancak bu oranın Haziran ayından itibaren düştüğünü ifade eden Amrita Sen, İran rejiminin sadece Türkiye üzerinden Suriye’ye petrol aktarabildiğini söyledi. İran rejiminin Çin yakınlarında içi petrol dolu tankerleri dolaştığını ancak rejimin bu petrolü satabilecek liman bulamadığı bilgisini de paylaşan Amrita Sen, bu durumun petrol piyasasına etkilerinin yakın bir zamanda hissedilmeye başlanacağını söyledi.
ABD kısa bir süre önce İran rejiminden petrol satın alan müşterileri için yaptırımların uygulamaya konma süresini uzatamayacağını açıkladı. Zira ABD’nin bu feragatı 2 Mayıs'ta sona ermişti.
ABD’nin İran rejimine ekonomik yaptırımlara başlamadığı süreçte Çin, Japonya, Türkiye ve Güney Kore de dahil olmak üzere sekiz ülkenin, İran rejiminden günlük maksimum 1 milyon varile kadar petrol satın almasına izin veriliyordu.
Nisan ayından bu yana Çin, Güney Kore ve Japonya, İran rejiminden satın aldıkları petrolü önemli oranda azalttı. Zira İran petrolünün Basra Körfezi'nden doğu Asya limanlarına ulaşması bir aylık bir zaman alıyor. Bu nedenle bu üç ülke, 2 Mayıs’tan önce ellerine ulaşamayacak petrol alımını durdurdu. Bu tarihten sonra, petrolün daha hızlı ulaştığı Hindistan sadece İran rejiminden günlük 400 bin varil satın aldı.
Bütün bu gelişmelere rağmen Mayıs ayının başından bu yana İran rejiminin petrol tankerleri ihracat terminallerini terk etmediler.
CNBC, bir milyon varil petrol taşıyan bir rejim tankerinin Suriye limanına ulaştığını bildirdi.
Bloomberg'e göre, bazı İranlı tankerler son yüklerini teslim etmek için hala yollardalar veya Basra Körfezi'ne geri dönüyorlar.
ABD yönetimi, İran rejimine yönelik başlattığı ve giderek ağırlaştırdığı ekonomik ambargolarla İran rejiminin petrol ihracatını sıfıra indirmek, böylece rejimin Afganistan, Irak, Yemen ve Suriye'deki milis grupları destekleyecek fonu kesmesini hedefliyor. Bunun yanı sıra İran rejiminn nükleer programını durdurmaya mecbur kalmasını amaçlıyor.
