Yunanistan Savunma Bakanı Yardımcısı Alkiviadis Stefanis, Türk devletinin Doğu Akdeniz’deki hukuk dışı davranışlarına karşı ülkesinin her türlü kötü senaryoya hazır olduğunu söyledi.
Stefanis, Türk Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın hidrokarbon araştırma sahalarıyla ilgili açıklamalarının arkasını getirme imkânı olduğunu, ancak Atina’nın da elindeki imkânları kolaylıkla geliştirebileceğini belirtti.
Yunanistan Savunma Bakan Yardımcısı Alkiviadis Stefanis, Open televizyonunda yaptığı açıklamada, “Gidişata yönelik en kötü senaryo üzerinden plan yapılıyor. Bunu yapıyoruz. En kötü senaryo dahilinde geliştirdiğimiz çeşitli olasılıkları göz önünde bulunduruyoruz. Harekat hazırlık durumumuzu artırmak için en basit seviyeden başlıyoruz ve bu doğrultuda hareket ediyoruz” dedi.
Yunanistan’ın tahrik olmaması, itidal ve sakinliğini koruması gerektiğini belirten Stefanis, “Kendi gücünüzden emin olduğunuz zaman olanları sakin bir şekilde gözlemlersiniz” ifadelerini kullandı.
Erdoğan’ın hidrokarbon sondaj sahalarıyla ilgili yeni açıklamalarına da değinen Stefanis, “Erdoğan’ın açıklamalarını dinliyor ve analiz ediyoruz. İstediklerini gerçekleştirmesi için elinde bulunan imkânları inceliyoruz. Söylediklerinin ve isteklerinin arkasını getirme imkanı olup olmadığını değerlendiriyoruz. Evet var da. Türkiye’nin birçok imkânı var, ancak biz de büyük kolaylıkla elimizdeki imkânları geliştirebiliriz” dedi.
Yunanistan Savunma Bakanı Nikos Panagiotopoulos 6 Haziran Cuma günü yaptığı açıklamada, Yunanistan’ı kışkırtmaya devam etmesi durumunda Türk devletiyle askeri çatışma da dahil olmak üzere tüm olasılıklara hazır olduklarını söylemişti.
Türk devletinin provokasyonlarının arttığının altını çizen Panagiotopoulos, “Türk devletinin son dönemdeki davranışları çok agresif. Yunanistan'ın bu agresif davranışlarla başa çıkması için bir yandan tüm diplomatik seçenekleri tüketmesi gerektiğine inanıyorum. Diğer yandan ordumuzun caydırıcılığını arttırmak için de çaba sarf edebiliriz” diye konuştu.
Yunanistan ile İtalya'dan Akdeniz'de kritik anlaşma
Öte yandan Doğu Akdeniz'deki doğal gaz sondaj çalışmaları nedeniyle gerginliğin tırmandığı bir dönemde Yunanistan ile İtalya bir Münhasır Ekonomik Bölge (MEB) oluşturmak üzere anlaştı.
Anlaşmanın, Türk devleti ile Libya’da dar bir alanı kontrolünde bulunduran Libya Ulusal Mutabakat Hükümeti arasında 27 Kasım'da imzalanan "Deniz Yetki Alanlarının Sınırlandırılmasına İlişkin Mutabakat Muhtırası"na yanıt niteliğinde olduğu belirtiliyor. Türk devletinin Libya Ulusal Mutabakat Hükümeti ile belirlediği Münhasır Ekonomik Bölge'nin batıda Yunanistan toprağı olan Girit adasına teğet geçmesi Yunanistan'da büyük tepkiye yol açmış, Atina buranın kendi Münhasır Ekonomik Bölgesi'ne dahil olduğunu duyurmuştu. Türk devleti ise Girit'in kendi karasularına sahip olmakla birlikte, kendine ait Münhasır Ekonomik Bölgesi bulunmadığını savunuyor.
İtalya Dışişleri Bakanı Di Maio, Facebook hesabından yaptığı açıklamada Yunanistan ile imzalanacak MEB anlaşmasının turizmi canlandırma işlevi de göreceğine işaret ederek "Bu ekonomik krizin üzerine etkin bir şekilde gidilmesi gerektiğini çok iyi biliyoruz" dedi.
EastMed ortaklığı
Roma ile Atina, Doğu Akdeniz'den Yunanistan, İtalya ve Güneydoğu Avrupa ülkelerine yılda 10 milyar metreküp doğal gaz taşıması öngörülen EastMed boru hattı projesinde de ortak konumundalar. Yaklaşık bin 900 kilometre uzunluğundaki EastMed boru hattı için imzalar Ocak ayı başında Yunanistan, İsrail ve Kıbrıs liderleri tarafından Atina'da atılmıştı.
"Greek City Times" haber sitesi, İtalya ile Münhasır Ekonomik Bölge anlaşması müzakerelerinin, Roma'nın İyon Denizi'nde balıkçılık haklarına getirilen kısıtlamalara yönelik çekincelerinin giderilmesi sonucu imzalama aşamasına geldiğini bildirdi. Site, Yunan hükümet sözcü vekili Aristotelia Peloni'nin SKAI televizyonuna dün verdiği demeçte Mısır ile anlaşma çabalarına atıfta bulunarak "İtalya ile imzalanacak olan anlaşma, ülkemiz için çok olumlu bir gelişme. Bu anlaşma bir diğerini de teşvik edecektir" dediğini aktardı.