رفتن به محتوای اصلی

ABD Sezar Yasası’nı devreye koydu: Esad ve eşine yaptırım

ABD Sezar Yasası’nı devreye koydu: Esad ve eşine yaptırım
ABD, Sezar Yasası yaptırımları kapsamında Suriye rejimi lideri Beşar Esad ve eşi dahil Suriye'den üst düzey 39 isme yaptırım uygulayacağını açıkladı. ABD yönetimi, Rojava’nın yasa kapsamına alınmayacağını duyurmasına rağmen yasanın Rojava ekonomisini olumsuz etkilemesinden endişe ediliyor.
posted onJune 17, 2020
noدیدگاه

ABD yönetimi, Suriye rejimine yönelik devreye koyduğu Sezar Yasası yaptırımları kapsamında rejim lideri Beşar Esad ve eşi dahil Suriye'den üst düzey 39 isme yaptırım uygulayacağını açıkladı.

Reuters, ABD'nin "Sezar Yasası" kapsamında Beşar Esad ve eşi dahil Suriye'den üst düzey 39 isme yaptırım uygulayacağını duyurdu.

ABD Dışişleri Bakanı Mike Pompeo, "Esad Suriye halkına karşı vahşi savaşını bitirmezse, daha fazla yaptırım uygulayacağız" dedi.

Mevcut yaptırımlara ilave ağır yaptırımlar

ABD'de Kongre kayıtlarına göre, Senato, daha önce Temsilciler Meclisinden geçen "Caesar Suriye Sivil Koruma Yasası"na onay vermişti.

Tasarı, Suriye'deki çatışmalarla ilişkili kişi ve kuruluşlara ilave çok ağır yaptırım ve mali kısıtlamalar getirilmesini öngörüyor.

Tasarıda, ABD Hazine Bakanlığı’nın Suriye Merkez Bankası’nın kara para aklama konusundaki rolünü değerlendirmesi istenirken, buna ilişkin endişelerin bulunması halinde, yerel finans kuruluşlarından bankayla alışverişleri hakkında daha detaylı bilgi talep edilebileceği belirtildi.

İran rejimi de payını alıyor

Tasarıya göre, Suriye hükümetine veya Suriye, Rusya ve İran rejimi adına hareket eden üstlenici şirketlere destek sağlayan veya onlarla büyük miktarda para alışverişinde bulunan yabancı kişi ve kuruluşlara yaptırım uygulanabilecek.

Ayrıca, Suriye rejiminin yerli petrol üretimini geliştirmesine yardımcı olmak, Suriye hükümetiyle bağlantılı askeri güçlerin uçak, uçak yedek parçası ve diğer bağlantılı ihtiyaçlarını temin etmek ve Suriye hükümetine inşaat ile mühendislik hizmetleri sağlamak üzere bilerek ürün, hizmet, teknoloji veya bilgi sağlayan kişi ve kuruluşlar da yaptırımlara tabi olacak.

Yaptırımlar kapsamında söz konusu kişi ve kuruluşların ABD'ye girişlerine yasak getirilmesi, menkul ve gayrimenkul varlık transferlerinin engellenmesi öngörülüyor.

Yasanın Rojava’ya etkileri

Rojava

 

ABD senatosunun Suriye rejimine yönelik uygulanacak Sezar Yasası’nı onaylaması ardından ABD yönetimi, Batı Kürdistan’ın (Rojava) yasa kapsamında olmadığını duyurmuş ve yasadan olumsuz etkilenmemesi için Rojava’ya destekte bulunulacağını açıklamasına rağmen, yasanın Rojava’daki olumsuz etkisi şimdiden hissedilmeye başlandı.

Rojavalı ekonomi uzmanları Rojava ile Suriye’nin halen ortak para birimi kullanmaları ve Rojava’nın en büyük ticaret partnerinin Suriye olmasından dolayı yasanın Suriye ekonomisini vurmasının yanında Rojava’ya da çok olumsuz etkisi olacağı görüşünde. Uzmanlar Rojava Özerk Yönetemi’nin bu konuda bazı adımlar atması gerektiğini aksi takdirde Rojava ekonomisinin Suriye rejimi ekonomisinden daha olumsuz etkilenebileceği uyarısında bulunuyor.

Nasrallah: Sezar Yasası Lübnan’ı da aç bırakmayı hedefliyor

Suriye rejiminden sonra İran İslam Cumhuriyeti’nin Ortadoğu’daki en büyük destmekçilerinden biri olan Lübnan'daki Hizbullah örgütü lideri Hasan Nasrallah, ABD'nin Suriye hükümetine yönelik yaptırımlarının yalnızca Suriye'yi değil Lübnan'ı da aç bırakmayı hedeflediğini iddia etti. 

Bu yasanın Trump yönetiminin Şam'a karşı kullandığı "son silah" olduğunu iddia eden Nasrallah, "Sezar Yasası, Suriye kadar Lübnan'ı da aç bırakmayı hedefliyor. Suriye savaşı kazandı... Askeri anlamda, güvenlik anlamında, siyasi anlamda" açıklamasında bulundu.

Suriye para birimi krizini Beyaz Saray'ın yarattığını vurgulayan Nasrallah, Suriye'yi bu konuda yalnız bırakmayacaklarını söyledi. Nasrallah, Lübnan hükümetine ABD yasalarına boyun eğmeme çağrısında bulundu.

Nasrallah,Suriye iç savaşı sırasında Şam’ın yanında duran müttefiklerinin, Suriye'yi ekonomik savaşta yalnız bırakmayacağını ve Suriye'nin düşmesine izin vermeyeceklerini savundu.