ABD Savunma Bakanlığı’na (Pentagon) bağlı Savunma İstihbarat Ajansı (SIA), daha önce Rusya ve Çin için hazırladığı askeri kapasite raporlarına benzer bir raporu İran İslam Cumhuriyeti için de hazırladı.
SIA’nın ilk kez yayımladığı "İran'ın Askeri Gücü Raporu"nda, İran rejiminin füze ve insansız hava araçlarına (İHA) yatırımını artıracağı öngörürken, rejimin kara kuvvetlerini ise acil müdahale tugaylarına dönüştürecek şekilde yeniden dizayn etmeye çalıştığı belirtildi.
Raporda, İran rejiminin kara, hava ve deniz gücünün yanı sıra envanterinde bulunan balistik füzeler, insansız hava araçları ve nükleer programına ilişkin birçok bilgi yer aldı.
Pasdaranların bölgedeki faaliyetleri
İran Devrim Muhafızları’nın (Pasdaran) bölgedeki faaliyetlerine de yer verilen raporda, İran ulusal güvenlik stratejisinin Şii ruhani rejiminin devamını sağlama, rejime yönelik iç ve dış tehditleri bertaraf etme ve bölgede baskın bir güç olma hedefleri üzerine kurulu olduğuna dikkati çekildi.
Raporda, "İran, askeri doktrinini, teknolojik olarak gelişmiş Batılı ordulara karşı durmak, muhtemel bir saldırıyı, insani ve finansal bedelini ağırlaştıracak şekilde caydırma üzerine geliştirmiş" denildi.
“Füze kabiliyetini artıracak”
İslam Cumhuriyeti rejiminin temel güvenlik hedeflerinin yakın zamanda değişim göstermesinin beklenmediğinin belirtildiği raporda, şu ifadelere yer verildi:
"ABD gibi gelişmiş Batılı güçleri yenemeyeceğinin farkında olan İran, şu üç ana kabiliyete ağırlık vermeye çalışacaktır; Bölgede hedeflerini vurabilecek balistik füzeler, Basra Körfezi ve Hürmüz Boğazı’nda deniz nakliyatını tehdit edecek sahil güvenlik gücü, ülke dışında konvansiyonel olmayan operasyonlar yapma kabiliyetine sahip ortak ve vekil güçler."
İran rejiminin kıtalararası balistik füze kapasitesi elde etme çalışmalarına devam ettiği kaydedilen raporda, "İran daha hassas ve daha yıkıcı etkiye sahip balistik füzelerini konuşlandırmaya devam edecek, füze envanterini geliştirecek ve yeni seyir füzelerini konuşlandıracaktır" ifadeleri kullanıldı.
İran rejiminin aynı zamanda hava savunma füzeleri ve radar sistemlerini modernize etmeye devam ettiğinin vurgulandığı raporda, Birleşmiş Milletler (BM) ambargoları kalkar kalkmaz rejimin yeni savaş uçakları almaya başlayacağı değerlendirmesi yapıldı.
“Gelecek 10 yılda bölgede daha büyük operasyonlara girişebilir”
Raporda ayrıca, İran rejiminin, silahlı platformlar (İHA'lar) da dahil daha kabiliyetli İHA'lar geliştirmeye devam edeceği bilgisi paylaşılırken, rejimin kara kuvvetlerinde de yapısal değişimlere gidildiği belirtildi.
BM'nin İran rejimine yönelik silah ambargosunun 2020'de kalkması ile İran rejiminin modern tanklar alacağının da belirtildiği raporda, şu değerlendirme yapıldı:
"Yeni acil müdahale tugaylarının kurulması dahil, kara gücünde daha hızlı manevra yapmak üzere uygulanan yapısal değişiklikler devam edecek. Önümüzdeki 10 yılda kabiliyetleri ve bölgeye yaklaşımı geliştikçe İran, bölgede çok taraflı barışı koruma operasyonları, başka ülkelere müdahale veya müttefik ülkelerde kalıcı üsler kurmak gibi bölgede daha geniş çaplı operasyonlar yapabilecek."
PENTAGON RAPORU: İRAN RUSYA VE ÇİN’DEN SAVAŞ UÇAĞI ALABİLİR
ABD’nin Salı günü açıkladığı Savunma Bakanlığı İstihbarat Dairesi raporunda, İran’ın gelecek yıl nükleer anlaşma uyarınca Birleşmiş Milletler (BM) silah ambargosunun kalkmasının ardından Rusya ve Çin’den savaş uçağı almasının muhtemel olduğu belirtildi.
İran’ın askeri stratejisinin ayrıntılı şekilde anlatıldığı 120 sayfalık rapora göre, İran bu iki ülkeyle askeri donanım satın almak üzere görüşmelere başladı.
Raporda İran’ın gelecekte daha isabetli ve tahribatı daha güçlü kapasiteye sahip balistik füzeleri daha fazla sayıda kullanacağı ve kara saldırısında kullanılacak yeni seyir füzelerini devreye sokacağı belirtildi.
Raporda önümüzdeki 10 yıl içinde İran ordusunun çok taraflı barış koruma misyonlarına katılmayı ve müttefik ülkelerde kalıcı üsler kurmayı değerlendirebileceği de yer aldı.
