Avrupa Birliği (AB), Fransa, Almanya ve İngiltere, Başkan Donald Trump liderliğindeki ABD yönetiminin, İran İslam Cumhuriyeti’ne nükleer anlaşma uyarınca uygulanan yaptırımlara yönelik sağlanan muafiyetlerin tümünü sonlandırma kararına tepki göstererek İran rejimini sevindirdi.
Ortak yazılı açıklamada, ABD'nin Birleşmiş Milletler (BM) Güvenlik Konseyi kararlarınca da kabul edilen İran rejimi ile 2015’te imzalanan nükleer anlaşmasına yönelik 3 projeye ilişkin yaptırım muafiyetini sonlandırma kararının üzüntü verici olduğu ifade edildi.
Söz konusu projelerin, nükleer silahların yayılmasını önlemedeki katkısına işaret edilen açıklamada, aynı zamanda uluslararası topluma İran rejiminin barışçıl nükleer faaliyetlerine ilişkin teminat sağladığı iddia edildi.
Açıklamada, ABD'nin kararının etkilerini değerlendirmek için ortaklarla irtibatın sürdüğü aktarıldı.
Ortak açıklamada İran rejimi ile 2015’te dönemin ABD Başkanı Barack Obama’nın öncülüünde ve Donald Trump’ın ABD Başkanı olur olmaz ABD’nin çekildiğini açıkladığı nükleer anlaşmanın, küresel ölçekte nükleer silahların yayılmasını önleme mimarisine önemli katkılar sağladığı savunuldu.
Açıklamada anlaşmanın İran rejiminin nükleer faaliyetlerinin barışçıl düzeyde kalmasının sağlanması için de tek seçenek olduğu iddia edildi.
AB ülkeleri ve İngiltere’nin ortak açıklamasında, İran rejimi ile yapılan nükleer anlaşmanın tam ve etkili şekilde yerine getirilmesi için çalışmaların sürdüğü dile getirilirken, İran rejimine de nükleer anlaşma yükümlülüklerini yerine getirme çağrısı yapıldı.
Pompeo: İran rejiminin nükleer zorbalığı, büyük baskıyı beraberinde getirecek
ABD Dışişleri Bakanı Mike Pompeo, Washington yönetiminin İran rejimi ile ilgili aldığı kararı, "Bugün, Ortak Kapsamlı Eylem Planı (CCAP) ile ilişkili projelerde uygulanan yaptırım muafiyetlerini 60 gün içinde yürürlüğe girecek şekilde sonlandırıyorum. İran'ın nükleer gerilimi devam ettirmesi, bu iş birliğinin son bulması gerektiğini gösterdi. Nükleer zorbalığa devam etme girişimleri sadece rejime yönelik daha büyük baskıyı beraberinde getirecek" ifadeleriyle duyurmuştu.
