Skip to main content

WKI’nin dört parça Kürdistan raporu: Kürtlere karşı hak ihlalleri devam ediyor

WKI’nin dört parça Kürdistan raporu: Kürtlere karşı hak ihlalleri devam ediyor
Washington Kurdish Institu, Kürdistan’ın dört parçasında son bir hafta içerisinde yaşanan önemli olayları yansıtan raporunu yayınladı. Raporda Başûr hariç diğer Kürdistan parçalarında Kürtler karşı insan hak ihlallerinin halen devam ettiği belirtildi.
posted onFebruary 13, 2020
nocomment

Washington Kurdish Institu (WKI), Kürdistan’ın dört parçasında son bir hafta içerisinde yaşanan önemli olayları yansıtan raporunu yayınladı.

ROJHELAT

Kürdistan’ın dört parçasında yaşanan önemli olayları raporlaştıran WKI, şiddetli soğuk hava ve kar yağışı geçtiğimiz Cuma günü Doğu Kürdistan (Başûr) – Batı Kürdistan (Rojhelat) sınırının Rojhelat tarafındaki Bane dağında bir grup Kürt Kolberin kar fırtınasına yakalandıklarını ve fırtınada kaybolduklarını bildirdi.

Kaybolan Kolber grubundan bazılarının yardım için akrabalarıyla iletişim sağladıklarını ancak gruptan bir Kolberin aşırı hipotermi nedeniyle hayatını kaybettiğinin belirtildiği WKI raporunda, hayatını kaybeden Kürt Kolberin Rojhelat’ın Saqiz kentinden 55 yaşındaki Osman Fatihi olduğu kaydedildi. 

Hem İran rejimi hem Türk devleti Kolberleri vuruyor

Kolber

 

Raporda, geçtiğimiz Perşembe günü yine Başûr-Rojhelat sınırında İran İslam Cumhuriyeti sınır muhafızları tarafından yapılan iki farklı saldırıda Piranşar kenti yakınlarında 2 Kolberin yaralandığı belirtilirken Şino kenti yakınlarında da bir Kürt Kolberin İran rejim güçleri tarafından vurulduğu bildirildi.

WKI raporunda ayrıca Türk ordu unsurlarının Pazar günü, Kuzey Kürdistan (Bakur) sınırına yakın Xoy kenti Qator ilçesi yakınlarında Kolberlere ateş açtığını ve saldırı sonucu 2 Kolberin vurularak yaralandığı bildirildi. Yaralanan Kolberlerin 29 yaşındaki Husen Zada ve 22 yaşındaki Ali Zada ismindeki akrabalar olduğunun belirtildiği raporda, yaralı kolberlerin Bakur’daki Van kenti hastanesine aktarıldıkları bilgisi paylaşıldı.

Raporda, 2020’nin ilk beş haftasında hayatını kaybeden Kolber sayısının 3, yaralı sayısının ise 20’ye yükseldiği bildirildi.

Rejim karşıtı protestolara katılan öğretmenlere ceza

WKI raporunda ayrıca geçtiğimiz yılın Aralık ayında Rojhelat ve İran genelinde başlayan rejim karşıtı protesto gösterilerine katıldıkları gerekçesiyle gözaltına alınan 7 öğretmenin Bojnurd İslam Devrim Mahkemesi tarafından hapse mahkum edildiği kaydedildi. Kürdistan İnsan Hakları Derneği'ne (KMMK) dayandırılan bilgilere göre, gözaltına alınan öğretmenlerden Profesyonel Öğretmenler Konseyi Başkanı Mihemed Remezan’a 3 yıldan 13 yıla kadar hapisle yargılanıyor.

Rapora göre Öğretmenler “ihanet” ve “İslam Cumhuriyeti'ne karşı propaganda” ile suçlanıyor. Kürt bir genç olan Cwanro Abdula Ahmedi, son protestolara katıldıktan sonra “ulusal güvenliğin bozulması” nedeniyle dört yıl hapis cezasına çarptırıldı.

Raporda ayrıca İran rejim güçlerinin, Merivan kentinde Kürt aktivist Osman Delawez’i gözaltına aldığı bildirilirken Senendej kentinde ise gözaltına alınan İshak Ronahi isimli diğer bir Kürt aktivistin de gözaltına aldıktan sonra hapse atıldığı kaydedildi.

BAŞÛR

basur

 

Washington Kurdish Institu’nun haftalık raporunun Başûr bölümünde şu şekilde:

Kerkük ve diğer tartışmalı bölgelerde DAİŞ teröristleri tarafından gerçekleştirilen saldırılar arttı. Çarşamba günü, DAİŞ’li teröristlerin Daquq yakınlarındaki Irak ordusunun kontrol noktasına saldırdırması sonucu 2 Irak askeri hayatını kaybetti. Perşembe günü, Xaneqin'in doğusundaki Qere Tepe yakınlarında, DAİŞ teröristleri çoğunluğu öğrenci olan yedi sivili kaçırdı. DAİŞ’li teröristler Cumartesi günü, Kerkük'ün güneyindeki Tuz Xurmatu şehri yakınlarındaki Dawda bölgesinde 2 Kürt kardeşi kaçırdı.

Maxmur’a saldırı

Teröristler Pazar günü ise Kerkük’ün kuzeyindeki Maxmur mülteci kampına saldırdı. Kamp koruma mensuplarının saldırıya karşılık vermesi ardından 2 DAİŞ üyesi öldürüldü. Maxmur kampında 1996 yılından Türk devletinin tehditlerinden dolayı Başûr’a kaçmak zorunda kalan Bakurlu Kürtler bulunuyor.

Başur’un Germiyan bölgesi Asayiş Sözcüsü, bölgedeki Peşmerge güçlerine saldırı planlamakla görevli üst düzey bir DAİŞ’li teröristin yakalandığını duyurdu. DAİŞ’in Başûr ve Irak’ta işgal saldırılarına başladığı 16 Ekim 2017'den bu yana, Irak ordusunun geri çekilmesinden dolayı bölge Peşmerge güçlerinin denetimindeydi. Başûr’daki bağımsızlık referandumu ardından bölge İran rejimi güdümündeki Şii milis gruplarının denetimine girdi. Şii milislerin bölgeye girmesiyle birlikte bölgede güvenlik boşluğu oluştu ve DAİŞ bu boşluktan faydalanarak saldırılarını artırdı.

Erbil’e üst düzey ziyaretler

Geçen hafta Kürdistan Bölge Yönetimi’nin başkenti Erbil’e üst düzey yabancı diplomatlar tarafından iki ziyaret gerçekleştirdi. Çarşamba günü Rusya Dışişleri Bakan Yardımcısı ve Cumhurbaşkanı Vladimir Putin'in Orta Doğu ve Afrika Özel Temsilcisi Mikhail Bogdanov Erbil'e gelerek Bölge Başkanı Neçirvan Barzani, Başbakan Mesrur Barzani ve Başbakan Yardımcısı da dahil olmak üzere Kürt yetkililerle görüştü. Bogdanov’un ziyareti bölgedeki enerji yatırımları odaklıydı.

Pazartesi günü ise Belçika Dışişleri ve Savunma Bakanı Philippe Goffin Erbil’i ziyaret etti ve Kürt yetkililerle bir toplantı gerçekleştirdi. Goffin’in ziyaretinin temel konuları ise DAİŞ’le mücadele ve bölgede ABD ile İran rejimi arasında devam eden gerginlikti.

Çin ile ticaret durma noktasına geldi

Çin’de ortaya çıkan Corona virüsünün yayılmasının önlenmesi için Başûr’da bir dizi önlemler alındı. Bu çerçevede Kürdistan Bölgesi Çin ile yaklaşık 4 milyar dolar olduğu tahmin edilen ticaret çalışmaları önemli ölçüde donduruldu. Çin’in Erbil Başkonsolosluğu, alınan kararların kendileri açısından hayal kırıklığı olduğunu belirtti.

ROJAVA

Rojava

 

Raporun Batı Kürdistan (Rojava) başlığı altındaki bölümü şu şekilde:

Rusya ve Türk devleti arasında İdlib'de tırmanan gerilimlerden sonra, Rojava sınırında devam eden Türk-Rus askeri devriyesi Kobani yakınları da dahil olmak üzere durduruldu. Bununla birlikte, Türk devleti güdümündeki Cihatçı çetelerin saldırıları, Til Temir ve Ayn İsa kasabaları yakınlarındaki Rus-Suriye güçleri dahil olmak üzere tüm Rojava bölgesinde devam ediyor.

Türk ordusunun bombardıman saldırılarına karşı, Kürt Halk Savunma Birlikleri’nin (YPG) omurgasını oluşturduğu  Demokratik Suriye Güçleri’nin (HSD) direnişi de devam etti. HSD’ye bağlı Askeri Konsey komutanlarından Aday Rabo, Suriye rejimi ve Rus güçlerinin, Türk devleti güdümündeki cihatçı çetelerin saldırılarına yanıt vermediklerini ve bölgedeki varlıklarının “sembolik” olduğunu söyledi.

DAİŞ’lilerin yargılanması meselesi

DAİŞ'lilerin ailelerinin bulunduğu El Hol Kampının güvenliğini sağlayan HSD kuvvetleri, kamptan kaçmaya çalışan 9 kadını yakaladı. Kamptaki kadınların çoğu Orta Asya ve Türkiye olmak üzere yabancı kökenliler. El Hol kampında, çoğunlukla terör grubunun aile üyeleri olan 71 bin kişi bulunuyor.

Rojava Özerk Yönetimi ise uluslararası toplumdan terör örgütünün geri kalan üyelerini yargılamak amacıyla uluslararası bir mahkeme kurmasını talep ediyor. Ancak kampta kaçma girişimleri artmasına rağmen birçok ülke, kampta tutuklu bulunan vatandaşlarını yargılanmak üzere bu kişileri geri götürmeyi reddediyor.

Geçtiğimiz hafta Rojava Özerk Yönetimi Dış İlişkiler Başkanı Abdulkerim Omer, Reuters'e yaptığı açıklamada yerel bir mahkeme kuracaklarını söyledi.

ENKS ofislerini açtı

Suriye Kürt Ulusal Konseyi (ENKS), dört yıl sonra Rojava’daki ofislerini yeniden açmaya karar verdi. ENKS'in kararı, HSD Genel Komutanı General Mazlum Kobani’nin Türk işgali ile Suriye rejiminin tehditlerine karşı Kürt birliğini güçlendirmek amacıyla başlattığı girişim sonrasında geldi. ENKS ofisleri 2016 yılında Rojava Özer Yönetimi asayiş güçleri tarafından çalışma izinleri olmadığı için kapatılmıştı.  ENKS’ye bağlı bazı çevreler 2011'den beri Türk devleti tarafından desteklenmektedir.

BM Raporu

Birleşmiş Milletler (BM) Güvenlik Konseyi'nin yeni bir raporunda DAİŞ'in yeniden toparlanmak için finansal işlemlerinin çoğunu Türkiye üzerinden gerçekleştirdiğini gösteriyor. BM raporunda “ABD’nin güçlerini çekmesi ardından Türkiye Barış Pınarı Operasyonunu başlatması, Suriye Arap Cumhuriyeti'nin kuzeyindeki güç dengesini etkiledi ve yerinden edilmiş kişiler ve tutuklular için yerel yönetimlerin ve devlet dışı silahlı grupların düzenlemelerinin güvencesizliğini ortaya çıkardı” denildi.

HSD Komutanı General Mazlum Kobani, BM raporu “doğru ve şeffaf” bir rapor olarak nitelendirdi.

BAKUR

bakur

 

WKI raporunun Bakur’la ilgili bölümü ise şu şekilde:

Seçilmiş Kürt Belediye Başkanları’nın görevden alınmaları

Türk devleti 2019 yılında toplam 32 seçilmiş Kürt belediye başkanını görevden aldı. Diyarbakır (Amed) Büyükşehir Belediyesi Eş Başkanı ve Sur İlçesi Belediye Eş Başkanı'na karşı 15 yıla kadar hapis cezası da dahil olmak üzere Kürt başkanlar değişik derecede kovuşturmalarla karşı karşıya kaldı. Kürtlerin haklarını savunan Halkların Demokrat Partisi (HDP), Türk yargısının Diyarbakır Büyükşehir Belediyesi Eş Başkanı Selçuk Mızraklı'ya karşı yürüttüğü duruşmasını reddettiğini, Kürt belediye başkanına karşı açılan davanın “hızlandırılmış dava” olarak ele alınması çağrısında bulundu. HDP; “Önyargılı bir Türk mahkemesinin ilk duruşmada savcılığın yasal görüşünü istemesi son derece olağandışıdır. Aynı derecede olağandışı bir durum da, görüşün bu kadar hızlı hazırlanması ve sunulması ve kovuşturmanın verimliliği meselesidir” açıklamasında bulundu. Ayrıca HDP'nin en az altı üyesi geçen hafta Diyarbakır, Ankara ve Urfa'da gözaltına alındı.