Skip to main content

NATO 70’inci yıl toplantısı: S-400’ler sistemimizle hiçbir zaman entegre olamaz

NATO 70’inci yıl toplantısı: S-400’ler sistemimizle hiçbir zaman entegre olamaz
Sonuçlanan Londra’daki NATO 70’inci yıl toplantısı ardından basının karşısına geçen  Genel Sekreter Stoltenberg, Türk devletinin Rusya’dan satın aldığı S-400 füze savunma sisteminin NATO sistemine hiçbir zaman entegre olamayacağını söyledi.
posted onDecember 4, 2019
nocomment

İttifakın 70'inci yılını kutlamak için Londra'da bir araya gelen NATO üyesi ülkelerin liderleri, ortak deklarasyon yayımladı. 

Londra Deklarasyonu'nda NATO'nun 1 milyar kişi ve topraklarının güvenliğini sağlamaya devam ettiği, "dayanışma ve birlik" ilkelerinin ittifakın temel taşları olmaya devam ettiği belirtildi.

Avrupa ve Kuzey Amerika arasındaki güçlü transatlantik bağların teyit edildiği deklarasyonda, Washington Antlaşması'nda "bir müttefike yöneltilecek saldırı hepimize yönelmiş bir saldırıdır" taahhüdünde bulunulan 5'inci maddeye olan bağlılık yinelendi. 

"Savunma harcamaları 5 yıldır artıyor"

Deklarasyonda, "Bölünmez güvenliğimizin maliyet ve sorumluluklarını üstlenme konusunda hepimiz kararlıyız" ifadesine yer verilerek tüm müttefiklerin savunma taahhütleri uyarınca savunma ve kabiliyet gelişimine yatırım yaptığının, misyon ve operasyonlara katkı sağladığının altı çizildi. 

"ABD dışındaki müttefiklerin savunma harcamaları 5 yıldır artıyor. Savunmaya 130 milyar dolardan fazla yatırım yapıldı" ifadesi kullanılan deklarasyonda, bu alanda önemli ilerleme kaydedildiği belirtildi.

"Terörizm hepimiz için tehdit"

Deklarasyonda, "Terörizm bütün türleri ve tezahürleriyle hepimiz için tehdit olmaya devam ediyor" vurgusu yapılırken, müttefiklerin terörle mücadele konusunda kararlı olduğu ve bu çerçevede birlikte daha güçlü adımlar attığı kaydedildi.

Rusya'nın “saldırgan faaliyetlerinin” Euro-Atlantik güvenliğini tehdit ettiği belirtilen deklarasyonda, ittifakın devlet ve devlet dışı aktörlerden farklı tehditlere maruz kaldığı ifade edildi. 

"Rusya müsaade ettiği müddetçe diyaloga hazırız"

Deklarasyonda, NATO'nun savunma amaçlı bir ittifak olduğu, hiçbir ülkeye tehdit teşkil etmediği vurgulandı. 

Rusya'nın orta menzilli füze konuşlandırması sonucu Orta Menzilli Nükleer Kuvvetler Anlaşması'nın (INF) sonlandırılmasının ardından "orantılı ve ölçülü" tedbirlerin hazırlandığı açıklanan deklarasyonda, "Rusya'nın davranışları müsaade ettiği müddetçe diyalog ve yapıcı bir ilişkiye hazırız" değerlendirmesinde bulunuldu.

İttifakın aynı zamanda havada ve denizde bağımsızlığını korumak için girişimlerini artırdığı kaydedilen deklarasyonda, NATO'nun savunma ve caydırıcılık gücünü nükleer, konvansiyonel ve füze savunma kabiliyetleriyle güçlendirmeye devam ettiğinin altı çizildi ve "Nükleer silahlar var olmaya devam ettiği müddetçe, NATO da nükleer ittifak olmayı sürdürecektir" vurgusu yapıldı. 

"Herkes için güvenlik"

Deklarasyonda, "Herkes için güvenlik sağlamak için çalışıyoruz" ifadesine yer verilirken, bu çerçevede ortaklıkların da geliştirildiği kaydedildi.

NATO'nun "açık kapı politikasının" desteklendiği belirtilen deklarasyonda, Kuzey Makedonya'nın yakında ittifakın 30'uncu üyesi olacağı anımsatıldı. 

Deklarasyonda, güvenliğin sağlanması için geleceğe odaklanılması ve bu çerçevede teknolojik üstünlüğün korunması gerektiğine işaret edildi. 

Müttefiklerin 5G iletişim teknolojilerine ilişkin güvenliğe önem verdiğinin altı çizilen deklarasyonda, siber ve hibrit tehditlere cevap verme yeteneklerinin geliştirildiği duyuruldu. 

Deklarasyonda, uyarlanma süreci kapsamında NATO'nun uzayı yeni harekat alanı ilan ettiği, bu çerçevede uluslararası hukuka saygı duyulacağı ifade edildi. 

"Çin’in yükselen gücünün farkındayız"

Londra Deklarasyonu'nda, ilk defa Çin'in yükselen gücüne değinilerek "Çin'in artan nüfuzu ve uluslararası politikalarının ortaya çıkardığı fırsat ve sınamaları ittifak olarak birlikte ele almalıyız" vurgusuna yer verildi. 

NATO'nun siyasi yönünü güçlendirmek için Genel Sekreter'in "ileriye dönük bir tefekkür süreci" başlatması talep edilen deklarasyonda, bu sürecin değişen stratejik ortamı göz önünde bulundurması gerektiğine dikkati çekildi. 

Deklarasyonda, NATO liderlerinin 2021'de tekrar bir araya geleceği duyuruldu.

Stoltenberg: S-400’ler NATO sistemine hiçbir zaman entegre olamaz

Londra Deklarasyonu'nun açıklanması sonrası NATO Genel Sekreteri Jens Stoltenberg basın toplantısı düzenledi.

NATO Genel Sekreteri Stoltenberg, Türk devleti ile özellikle ABD ve diğer NATO üyeleri arasında sorun teşkil eden Rus S-400 füze savunma sistemleriyle ilgili olarak var olan krizin devam ettiği imasında bulunarak, "S-400'ler NATO sistemine hiçbir zaman entegre olamaz" dedi. Stoltenberg sözlerini şöyle sürdürdü:

"Üyelerimiz iletişim alt yapısının güvenliği konusunda mutabık kaldılar. Müttefiklerimiz aynı zamanda ortak yük paylaşımı konusunda görülmemiş iş birliği yaptı. Avrupa ve Kanada 130 milyar dolarlık yatırım yaptı. Bu tarihte görülmemiş bir rakamdır. NATO'yu güçlendirecektir. Enerji alt yapımızın korunması ve teknolojik üstünlüğümüzü korumak için önemli kararlar alındı."

"Rusya ile ilgili önemli tartışmalar yapıldı” ifadelerini kullanan Stoltenberg, şunları dile getirdi:

“Rusya ile iletişim kanallarının açık kalmasına karar verildi. Etkin silahsızlanma için çabalarımıza devam etme kararı aldık. Çin'in yükselişi ele alındı. Bizim güvenliğimize etkileri düşünüldü. Liderler ittifak olarak birlikte karar vermemiz gerektiği görüşünü bildirdi. NATO değişen dünya ile birlikte değişmeye devam etmektedir. Bu anlamda yeni bir süreç başlatarak NATO'nun siyasi boyutunu güçlendirmek için adımlar atmaya karar verdik."

"Geleceğe bakıyoruz"

Stoltenberg, sözlerine şöyle devam etti:

“Tüm müttefiklerimizi korumak için planlarımız mevcut. Daha fazla güçlerimiz de hazır bulunuyor. Baltık ülkeleri ve Polonya'da askerlerimiz doğu sınırında hazır bekliyor. İhtiyaç olursa daha fazla askerle müdahale edebileceğiz. İttifakın diğer bölgelerini savunmak için gerekli planlar da yenileniyor. Bugün de Baltık ülkeleri ve Polonya'nın planlarını yenilemiş bulunuyoruz. Baltık ülkeleri, Polonya'nın savunma planı yenilendi."

“NATO olarak güçlü olmamız gerekiyor. Güçlü bir şekilde silahsızlanma konusunda Rusya ile masaya oturabiliriz. Rusya'nın ihlalleri endişe yaratıyor” diyen Stoltenberg, şöyle konuştu:

“NATO geleneksel olarak önce Sovyetler sonra Rusya'ya odaklanmıştır. İlk kez Çin konusunda analizler yapıldı. Çin'den kaynaklanan sorunları değerlendirdik. Hepimiz şunu kabul edebiliriz. Çin'in ekonomik yükselişi ekonomik fırsatlar da sunuyor. Ama Çin'in yeni ve teknolojik silahlara büyük yatırımlar yaptığını da biliyoruz."

“Çin önemli anlaşmaların parçası”

Çin’le ilgili de değerlendirmelerde bulunan Stoltenberg, şunları söyledi:

"Bizim konuşmamız gereken silahsızlanma anlaşmalarına Çin'in nasıl entegre edileceği konusu önemli. Çin önemli anlaşmaların parçası. Yapmamız gerekenlerden biri silahsızlanma anlaşmasının gözden geçirilmesi.

"Tüm ittifak üyelerimizin yenilenmiş güvenlik planları üzerinde anlaşmaları önemli. Bu ittifakı ilerletebildiğimizi gösteriyor. Tüm müttefiklerimiz 5’inci maddeye bağlılıklarını yinelediler. Bizim birinci amacımız savaş açmak değil barıştır. Savaşları engellemektir. Bunun en iyi yolu çelik gibi bir kenetlenmedir. Bir müttefike saldırıldığında bu ittifaktan karşılık görmek demektir."