Skip to main content

Barzani: Bölgedeki sorunlar 1. Dünya Savaşı sonrası oluşturulan haritanın sonucudur

Barzani: Bölgedeki sorunlar 1. Dünya Savaşı sonrası oluşturulan haritanın sonucudur
Kürdistan Bölgesi Başkanı Neçirvan Barzani, bölgede yaşanan sorunların sebebinin 1. Dünya Savaşı sonrası oluşturulan jeopolitik haritanın sonucu olduğunu vurgulayarak “Kürt sorunu büyük bir sorundur ve çözümü de bölge barışı açısından önemlidir” dedi.
posted onNovember 20, 2019
nocomment

Kürdistan Amerikan Üniversitesi’nin düzenlediği Ortadoğu’da Barış ve İstikrar Forumu’nun ikinci gün oturumunda konuşan Kürdistan Bölge Yönetimi Başkanı Neçirvan Barzani, bölgesel güvenlik meseleleriyle ilgili değerlendirmelerde bulundu.

“Kürt sorunu büyük bir sorundur”

Neçirvan Barzani, “Ortadoğu’daki sorunlar sadece bölge ülkelerinin güvenlik ve ilişkilerini krize sokmakla kalmamış aynı zamanda büyük ülkelerin çıkarları ve dünya barışına da tehdit oluşturmuştur. Bölgede yaşananlar, eski bir hatanın ve bölgede birçok siyasi sorunu çözümsüz bırakan 1. Dünya Savaşı sonrası oluşan jeopolitik haritanın sonucudur. Bunlardan biri de Kürt meselesidir” dedi.

“Kürt sorunu büyük bir sorundur ve çözümü de bölge barışı açısından önemlidir” diyen Neçirvan Barzani, “Ayrıca diğer bileşenlerin de sorunları savaş sonrası baş göstermiştir” ifadesini kullandı.

Neçirvan Barzani konuşmasının devamında şunları belirtti:

“Ortadoğu’daki istikrarsızlığın birtakım sebepleri var ki sonradan ortaya çıkmış ve bölgede daha fazla sorunlara yol açmıştır. Bunlardan biri bölgede dengenin bozulmasıdır. Arap Baharı’yla birlikte eski rejimlerin çöküşünden sonra bazı devletlerin bölgedeki rolleri azaldı. Devletler yarışa girmiş ve bu da bölgede vekalet savaşı ile çekişmeye dönüşmüştür. Uluslararası askeri müdahalelerin önü açılmıştır. Bu da savaşların kızışmasına ve ılımlılık fırsatının azalmasına yol açmıştır. Çünkü ılımlılık rolü olan devletler savaşın bir parçası olmuştur.

Mezhepsel fanatizm ve köhne bir intikam zihniyeti

Bu durum barışçıl çözüm mekanizmasını iyice zayıflatmıştır. Mezhepsel anlaşmazlıkla birlikte hoşgörü ve birlikte yaşam kültüründen yoksunluk, diğer bir sebeptir. Bu tehlike mezhepsel fanatizme ve köhne bir intikamcı zihniyete dönüşmüştür ki kasıtlı olarak bölgede savaşa ve iktidar mücadelesine zemin hazırlamıştır.

Terör, hem bölge hem de dünya çapında barış ve istikrara tehdit oluşturmaktadır. Terörle mücadele politikası ise sorun çıkarmaktadır. Terörle mücadele için ekonomik, eğitim, siyaset ve toplumsal anlamda bir reform stratejisinin olmaması ve askeri yöntemlere başvurulması kendiliğinden sorun yaratmaktadır.”

Kalkınma siyaseti ve toplumsal adalet

Neçirvan Barzani, kalkınma siyaseti ve toplumsal adaletin olmamasının, bölge halklarını umutsuzluğa sevk ettiğini, bu tehlikeli hissin de tepki, ayaklanma ve radikal düşünceye zemin hazırladığını vurguladı.

Bu ülkelerdeki yanlış siyasetin bedelinin milletlerin yaşamını derinden etkilediğine dikkat çeken Neçirvan Barzani, demokrasi adı altında izlenen politikanın insanları siyasetten soğuttuğunu dile getirdi.

“Irak’ta bazıları anayasadan daha yetkin”

Irak’ta bazı grup ve siyasi partilerin anayasa ve yasalardan daha yetkin olduğunu belirten Neçirvan Barzani, bunun sonucu olarak da Irak’ta yaşanan olayları işaret etti.

DAİŞ’e karşı kurulan Uluslararası Koalisyon’un bölgedeki birçok sorunu gerilettiğini söyleyen Neçirvan Barzani, devamında şunları kaydetti:

“DAİŞ hem düşünsel hem de askeri olarak varlığını sürdürüyor”

“Ancak yanlış okumalar ve DAİŞ’in son bulduğu düşüncesi koalisyonun çalışmasını boşa çıkararak sorunları iyice ısıttı. DAİŞ, düşünsel olarak son bulma bir yana, askeri olarak bile henüz son bulmamıştır. Bölge ve dünya için de başlıca bir tehlikedir. Sorun şu ki herkes askeri zafer kazanmak istiyor, kimse karşılıklı anlayış içinde savaşları sonlandırmayı düşünmüyor. Bu yüzden de sorunların çözümü açısından diyalog imkanı halen zayıftır. Savaş ve sorunların uzun sürmesi, siyasi istikrarın olmaması ve ülkelerin kaynaklarının savaşta harcanması gelecek için en büyük tehlikedir. Bu, sorunların geleceğe taşınmasına zemin hazırlamaktadır. Bölge bir başka tehditle karşı karşıyadır. Kuraklık, çölleşme ve su kaynaklarının azalması beraberinde yeni sorunlar getirecektir.”

“Stratejimiz Kürdistan Bölgesi’nin istikrarının devamı”

Kürdistan’ın da bu durum ve krizlerden payını aldığını belirten Neçirvan Barzani, “Bu çevre karmaşasından çıkılması için titizlikle çalışılmalı. Bu sorunların üstesinden gelmek için strateji oluşturduk ve bu doğrultuda çalışıyoruz. Stratejimiz, Irak ve bölge için Kürdistan Bölgesi’nin istikrarının devamını sağlamaktır” dedi.

Neçirvan Barzani son olarak şunları ifade etti:

“Bizim düşüncemize göre sorunların tek çözüm yolu siyasi çözümdür. Birbiriyle savaşanlar, çözüm için oturmalı. Baskı ve zor kullanmak hiçbir sorunu çözmez ve halkı taleplerinden soğutmaz. Savaş hiçbir sorunu çözmez. Son tahlilde diyalog masasına dönüp anlaşmak gerekiyor. Savaş ve silahlanma, Ortadoğu’nun büyük miktarda bütçe ve parasını boşa akıtmıştır.”