Amerikan Foreign Policy dergisinin Savunma Bakanlığı (Pentagon) muhabiri Jack Detsch, derginin Ağustos sayısında ABD’li petrol şirketi Delta Crescent Energy (LLC) ile Batı Kürdistan (Rojava) Özerk Yönetimi arasındaki petrol anlaşmasını konu alan geniş bir yazı kaleme aldı.
Jack Detsch, Rojava’da omurgasını Kürt Halk Savunma Birlikleri’nin (YPG) oluşturduğu Demokratik Suriye Güçleri (HSD) ile petrol anlaşması imzalayan ABD’nin Rojava ve Suriye petrolleriyle ilgili bazı amaçlarının olduğunu ve bu amacın hem ABD hem de Kürtlerin çıkarlarını kapsadığını belirtti.
“ABD güçleri Kürt petrolünü korumak için Suriye’de” başlığıyla kaleme alınan yazıda, ABD’nin önceki ve şimdiki yönetiminin, Suriye’deki petrolü koruma konusunda kararlı olduğu vurgulandı.
ABD yönetiminin, Savunma ve Dışişleri Bakanlıklarına baskı yapıp DAİŞ’le mücadele edilmesini ve Kürtler için barış ve huzur ortamının sağlanmasını istediğinin belirtildiği yazıda, ABD'li LLC petrol şirketi ile Rojava Özerk Yönetimi arasında imzalanan petrol anlaşmasının tüm bölgesel güçlerin dikkatini çektiği belirtildi.
Anlaşmanın ABD Kongresi’nde Cumhuriyetçi Senatör Lindsey Graham ve ABD Dışişleri Bakanı Mike Pompeo tarafından da görüşüldüğünü ve kararın bu şekilde alındığını kaydeden derginin Pentagon muhabiri Jack Detsch, anlaşmadan Suriye rejim lideri Beşşar Esad’ın hiçbir paya sahip olmadığını ve söz konusu petrolden büyük payın da Kürtlere ait olduğunu ifade etti.
“En büyük pay Kürtlerin”
ABD güçlerinin bölgede uzun süre kalacağını kaydeden Detsch, ABD’li eski bir yetkilinin ABD Dışişleri Bakanlığı ve Savunma Bakanlığı’nın ABD Başkanı Donald Trump’a, ABD askerlerinin bölgeden çekilmesi durumunda, ABD’li şirketlerin bölgedeki tüm üretimlerini kaybedeceğini söylediğini aktardı.
Kürtlerin petrolde büyük paya sahip olmalarının, ABD güçlerinin bölgede kalması hususundaki isteklerine karşılık hediye olduğunu vurgulayan Detsch, ABD Dışişleri Bakanlığı’ndan adını vermek istemeyen bir yetkilinin, “ABD güçleri, ABD Dışişleri Bakanlığı’nın çabaları neticesinde bugüne kadar Suriye’de kaldı. Bu da imzalanan petrol anlaşmasına neden oldu” sözlerine yer verdi.
“ABD, petrolün Esad ve radikallerin eline geçmesine engel olacak”
Anlaşmadan Türk devletinin rahatsız olduğunu bildiren Detsch, ABD’li yetkililerin siyasi süreci devam ettirmesi açısından, anlaşmayla HSD’ye destek olduğunu belirtti.
ABD’nin DAİŞ’e karşı Suriye’de bir müttefikinin olmasını istediğini bildiren Detsch, bu müttefik gücün de HSD olduğunu bu nedenle Dêrezor ile Hesekê’deki petrolleri koruduğunu kaydetti.
ABD’nin Esad rejimi ve Rusya’nın buradaki petrolle ilgili hedeflerini kesmek istediği ifade eden Detsch, bu amaçla ABD’nin petrol kuyularının hem Esad rejimi hem de radikal örgütlerin eline geçmesini de engellediğini ifade etti.
HSD kontrolündeki bölgelerde bulunan petrol kuyularının yüzde 60’ının yenilenmeye ihtiyacı olduğunu dile getiren Detsch, ABD’nin Suriye’deki petrol kuyularını artırmayı da hedeflediğini belirtti.