İsrail hava kuvvetlerine ait olduğu tahmin edilen savaş uçaklarının dün gece Suriye’de İran İslam Cumhuriyeti Devrim Muhafızları’na (Pasdaran) ait bir askeri üssü vurduğu bildirildi.
Suriye ordusundan kaynaklar hava saldırısının İran rejimine ait Kiswa kentine yakın ve başkent Şam’ın 10 kilometre doğusunda bulunan Cebel el-mine silah ve mühimmat deposuna yönelik olduğunu açıkladı.
Askeri yetkililer, hava saldırısında ölen ve yaralananlarla ilgili bilgi vermezken yerel kaynaklar, saldırı ardından 5 Pasdarın cenazesi ile 7 yaralı Pasdarın bir uçakla Tahran’a gönderildiğini aktardı.
Yerel kaynaklar, saldırı ardından şiddetli patlamaların meydana geldiğini ve bu patlamaların etkisiyle başkent Şam’ın bazı mahallelerinde evlerin camlarının da kırıldığını belirtti.
Saldırıyla ilgili İran rejimi ve Pasdmaranlardan herhangi bir açıklama yapılmazken bazı sosyal medya hesaplarından saldırı ardından yaşanan patlamalara ait video görüntüleri yayınlandı.
İsrail’in Suriye ve İran stratejisi değişti
İsrail, son dönemlerde Suriye stratejisi çerçevesinde, daha önce sınır bölgeleriyle kısıtlı olan hava saldırılarını Suriye ve Lübnan'da İran rejimine ve güdümündeki misil gruplara ait hedeflerin tamamını içerecek şekilde genişletti.
Kasım 2019’da göreve gelen İsrail Savunma Bakanı Naftali Bennett, İran rejiminin Suriye’deki askeri güçleriyle daha aktif mücadele edilebilmesi için fırsat doğduğu gerekçesiyle yeni bir askeri yöntem uygulamaya koydu.
Bennett’e göre İsrail, kuzey sınırlarında artan İran rejimi etkisini bertaraf etmezse yakın gelecekte Suriye sınırında füzeler ve silahlı milislerin dahil olduğu gerçek bir cephe açmak durumunda kalacak. Bu tehdidi önlemek için İsrail “aktif caydırıcılıktan önleyici saldırıya” geçmeliydi.
“Bennett Doktrini” olarak da nitelendirilen bu yaklaşıma göre İsrail, ulusal güvenliğini sağlamak ve İran rejim güçlerinin bölgeyi terk etmesi için Suriye’de askeri çözüme başvurmalı ve eskisine göre daha agresif yöntemler uygulamalıdır. Bu çerçevede İsrail, Suriye’nin farklı bölgelerinde konuşlanmış İran rejimi Pasdaran güçleri ve ona bağlı milis grupların askeri tesislerine yönelik askeri operasyonlar düzenlenmeyi öngörüyor.
İsrail, önleyici saldırı stratejisini sadece Suriye ve Lübnan ile sınırlı tutmayıp saldırı alanının Irak’a ve hatta İran’ın içine kadar genişletti. Son dönemlerde Suriye, Irak ve İran’da, İran rejiminin yoğun saldırılara maruz kalmasının sebebi de bu yeni strateji olarak değerlendiriliyor.
