The Wall Street Journal (TWSJ) gazetesi, Mayıs ayında Basra Körfezi’nde Suudi Arabistan petrol endüstrisine karşı gerçekleştirilen saldırıların Yemen’deki Husiler tarafından değil, Irak’taki Şii milis grupların şemsiyesi altında toplandığı Haşdi Şabi tarafından gerçekleştirildiğini yazdı.
Beyrut’tan İsabel Coles ve Washington’dan Dion Nissenbaum imzalı TWSJ haberinde, ABD’li yetkililerin bu tür saldırıların yaşanmaması konusunda Iraklı yetkilileri uyardığını da aktardı.
Ortaya çıkan bu yeni gelişmenin ardından ABD Dışişleri Bakanı Mike Pompeo’nun, Irak Başbakanı Adil Abdülmehdi’yi Irak'ın bu tür saldırılar için yeni bir hazırlık alanı olarak kullanılmaması konusunda adımlar atmaya çağırdığı aktarılırken Iraklı yetkililerin ise ABD yönetiminin bu iddialarını desteklemek için daha fazla kanıt istedikleri belirtiliyor.
TWSJ haberinde “Mayıs ayında Suudi Arabistan’ın Basra Körfezi’ndeki iki petrol tankerine karşı düzenlenen sabotaj eylemlerinin Yemen’deki İran rejimi destekli Husiler tarafından gerçekleştirildiği düşünülüyordu. Ancak ABD istihbarat birimleri, saldırıların Irak'ın güneyinden kaynaklandığını ve büyük olasılıkla bu bölgede etkin olan İran rejiminin desteklediği Şii milisler tarafından gerçekleştirildiğini düşünüyor” ifadeleri yer alıyor.
Haberde Pompeo’nun, bu ayın başında Adil Abdülmehdi’yi telefonla arayarak, Irak topraklarının ABD ordusu veya müttefiklerine yönelik saldırılar için elverişli bir alan olarak kullanılmasını engellemesini istediği belirtilirken ancak Abdülmehdi’nin ülkenin istihbarat teşkilatının elinde bu saldırıların Irak topraklarından gerçekleştirildiğiyle ilgili bir veriye ulaşmadığını söylediği aktarılmış.
Haberde şöyle deniliyor:
“ABD yönetimi, Suudi Arabistan’ın Basra Körfezi’ndeki petrol boru hattına yapılan saldırılar, İran rejiminin bir ABD insansız hava aracını (İHA) düşürülmesi, yine Umman Körfezi’nde altı ticari gemisine sabotaj eylemleri dahil olmak üzere, bölgede yaşanan ve savaş olasılığını artıran olumsuz gelişmelerden İran rejimini sorumlu tuttu.
Washington ayrıca, geçen ay Irak’ın başkenti Bağdat’ın Yeşil Bölgesi’nde bulunan ABD Büyükelçiliği’ne yakın bir alana roket saldırısı düzenleyenlerin Tahran’ın Irak’taki müttefikleri olduğundan şüpheleniyor. Irak'ta ABD askeri ve diplomatik personelinin bulunduğu çeşitli askeri üslere ve tesislere karşı da bazı roketli saldırılar gerçekleşmişti.
Irak hükümeti, Trump yönetiminin İran ile yapılan çok uluslu 2015 nükleer anlaşmadan çekilmesi ve Tahran'a yeni ve ağır ekonomik yaptırımlar uygulamasından sonra bölgede yaşanan gerilimli ortamda, Washington ile Tahran arasında orta yolu tercih etmişti. Ancak Irak’taki İran rejimi destekli milisler bu çabaları zorlaştırıyor.”
TWSJ haberinde ayrıca Basra Körfezi’nde saldırıların hedefi olan Suudi Arabistan devlet petrol şirketi Aramco’ya ait petrol pompa istasyonunun, Yemen’e göre Irak’ın güney bölgelerine daha yakın olduğu bilgisi paylaşılırken, görüşlerine başvurulan konunun uzmanlarından Washington Yakın Doğu Politika Enstitüsü'nün kıdemli üyesi Michael Knights, saldırılar için Yemen yerine Irak'ın kullanılmasının daha mantıklı olacağını, çünkü Yemen tarafından gelen İHA’ların sıkı bir şekilde denetlendiğini ancak Irak tarafından gelebilecek füze veya İHA saldırılarına karşı savunma olmadığını söylüyor.
