İdlib’de Rusya, İran İslam Cumhuriyeti ve Suriye rejimi ile Türk devleti ve güdümündeki radikal cihatçı gruplar arasında yaşanan çatışma ve gerginliklerle ilgili değerlendirmelerde bulunan ABD Suriye Özel Temsilcisi James Jeffrey, İdlib’de Türk devleti gibi ABD’nin, Arap dünyasının, Avrupa Birliği (AB) ve NATO’nun da sorumluluklarının olduğunu ve bütün bu ülkelerin sorumluluklarının gereğini yapmalarını istediklerini söyledi.
Jeffrey, “Birleşmiş Milletler (BM) liderliğinde siyasi bir çözüm olmasını istiyoruz. Bir askeri çözüm kabul etmiyoruz.” dedi.
“İdlib Sorunun Çözümü Üzerine Uluslararası Camia ve Örgütler Ne Yapmalı” başlıklı oturumda konuşan ABD’nin Suriye Özel Temsilcisi James Jeffrey, Suriye’nin İdlib kentinde yaklaşık 3 milyon insanın bulunduğunu belirterek, İdlib’de insanların çok zor şartlarda yaşadığını, bu yüzden dayanışmanın özellikle insani yardım noktasında son derece önemli olduğunu kaydetti.
“Bölgede İsrail’in İran rejimine yönelik operasyonları olduğunu biliyoruz”
Rusya ve İran rejiminin adımlarının İdlib’de kritik bir noktaya geldiğini vurgulayan ABD’li diplomat şöyle konuştu:
”İdlib’de yaşananlar uluslararası sisteme meydan okumadır. Bu durum birçok ülkeyi de etkilemektedir. Açık veya kapalı biçimde bu sürece dahil olan çok sayıda ülke var. Türkiye’nin rolünün ne olduğunu biliyoruz. Bunların kim olduğunu hepimiz biliyoruz. Rusya, İran, Lübnan’da Hizbullah, koalisyon güçleri ki başında ABD var. Bu güç kuzey doğuda ve güneyde çeşitli operasyonlar düzenliyor. Aynı zamanda İsrail hava kuvvetlerinin bölgede İran’a karşı operasyonları olduğunu biliyoruz. Aynı zamanda bu güçler arasında bir ihtilaf olması da söz konusu.”
“Türkiye ve Rusya’nın bir ihtilaf yaşama olasılığı çok yüksek”
Türk devleti ve Rusya’nın İdlib’de bir ihtilaf yaşama olasılığının çok yüksek olduğunun altını çizen Jeffrey, “Dolaysıyla uluslararası düzen açısından ciddi bir risk var. Söz konusu riskin kaynağı kolektif güvenliğe karşı bir tehdit olabilir. BM şartına karşı bir tehdit olabilir. Ya da doğrudan asgari bir çatışma olur” diye konuştu.
“Askeri çözümü kabul etmiyoruz”
Türk devletinin, güvenlik konularında birtakım sorumlulukları olduğunu da vurgulayan Jeffrey, şöyle devam etti:
“Türkiye’nin diğer komşularının da benzer sorumlulukları var. Aynı zamanda ABD’nin, Arap dünyasının, AB ve NATO’nun da sorumlulukları var. Biz bütün bu ülkelerin sorumluluklarına dahil olmasını istiyoruz. BM liderliğinde siyasi bir çözüm olmasını istiyoruz. Bir askeri çözüm kabul etmiyoruz. Suriye devletinin Rusya ve İran’la beraber yaptıklarının ne olduğunu hepimiz biliyoruz zaten. Her düzeyde çok hızlı bir şekilde çalışmalarımızı devam ettirmemiz lazım.”
