Güney Kore, halihazırda Aden Körfezi'nde konuşlanan donanmanın korsanlıkla mücadele biriminin operasyon sahasını geçici olarak genişletmek amacıyla Hürmüz Boğazı'na asker gönderme kararı aldı.
Hürmüz Boğazı'na gönderilecek askerlerin, ABD liderliğindeki koalisyona katılmayacağı, bağımsız hareket edeceği bildirildi.
Askerlerin temel görevinin, Hürmüz Boğazı'ndaki Güney Kore gemilerini ve vatandaşlarını korumak olacağı belirtildi.
Avrupa Birliği’ne (AB) üye 8 ülke; Belçika, Danimarka, Fransa, Almanya, Yunanistan, İtalya, Hollanda ve Portekiz’in de Hürmüz Boğazı’nda Avrupa öncülüğünde bir deniz gücüne destek verdiği belirliyor.
ABD – İran rejimi gerginliği
Japonya Başbakanı Şinzo Abe'nin 13 Haziran 2019’daki Tahran ziyareti sırasında, Hürmüz Boğazı'nın güneyindeki Umman Körfezi'nde biri Japonya, diğeri Norveç'e ait iki tankere saldırı düzenlenmişti. Saldırıya ilişkin ABD ve İran İslam Cumhuriyeti birbirini suçlamıştı.
Bölgede, "seyrüsefer güvenliğini sağlamak için" uluslararası koalisyon kurma girişiminde bulunan ABD yönetimine, İngiltere haricinde, Avrupa ülkeleri olumsuz yanıt verdi. Avrupa Birliği (AB) ve Japonya ayrı şekilde bölgeye donanma gücü göndereceğini duyurdu.
Basra Körfezi ve çevresindeki güvenliğin bölge ülkeleriyle sağlanması gerektiğini belirten İran rejimi, bu kapsamda Basra Körfezi'nin güvenliği konusunda bölge ülkelerinin iş birliğini öngören "Hürmüz Barış Girişimi" adını verdiği plana, Körfez'deki ülkelerin katılmasını istedi. Körfez ülkeleri arasında sadece Katar ve Umman, Tahran'ın planına ilgi gösterdi.
ABD'nin İran rejimi Devrim Muhafızları (Pasdaran) Kudüs Gücü Komutanı Kasım Süleymani'yi Irak'ta hava saldırısında öldürmesi ve ardından İran rejiminin Irak ve Güney Kürdistan’daki ABD üslerine düzenlediği füze saldırıları, bölgede gerginliği yeniden tırmandırmıştı.