Skip to main content

AP: Avrupa, Türk devletinin katliamları karşı harekete geçmeli

AP: Avrupa, Türk devletinin katliamları karşı harekete geçmeli
Avrupa Parlamentosu Genel Kurulunda, Türk devletinin Rojava’ya yönelik işgal saldırıları ele alındı. Bütüntemsilciler, Türk devletinin saldırılarına yönelik görüşlerini dile getirerek, ortak bir metin üzerinde anlaşma sağlanması yönünde tartışma yürüttü.
posted onOctober 24, 2019
nocomment

Avrupa Parlamentosu (AP) Genel Kurulunda, Türk devletinin Rojava’ya yönelik işgal saldırıları ele alındı. AP bünyesinde yer alan bütün siyasi parti temsilcileri, Türk devletinin saldırılarına yönelik görüşlerini dile getirerek, ortak bir metin üzerinde anlaşma sağlanması yönünde tartışma yürüttü.

Oturumda, Avrupa Birliği ülkelerinin saldırı ve işgal karşısında alacağı ortak tutum tartışıldı.

Tartışmalarda NATO üyesi bir ülkenin NATO’dan habersiz bir işgal saldırısı düzenlediği yönünde bir fikir öne çıktı. Kürt halkına karşı bir soykırımın söz konusu olduğunun da dile getirildiği genel kurul oturumunda, Avrupa’nın acilen Türk devletinin savaş politikalarına karşı bir tutum alması gerektiği vurgulandı.

“Türk devleti sivilleri katletti”

Genel Kurul oturumunda söz alan Hıristiyan Demokrat Grubu Milletvekili Christos Stylianides, Türk devletinin Rojava’ya yönelik işgal saldırısında 200 binin üzerinde kişinin göç etmek zorunda kaldığını ve 200’ü aşkın sivilin ise öldüğünü belirterek, sivil kayıpların kabul edilemez olduğunu ifade etti.

“Acilen harekete geçilmeli”

Stylianides, Türk devletinin desteklediği “cihatçı” çetelerin, işgal edilen yerlerde talan ve yağma yaptığını belirtti. Yaralıların tedavi gördüğü hastanelerin bombalandığını, ambulansların yaralıları alması engellendiğini de belirten Kıbrıslı parlamenter, bütün bunların insan hakları ihlali olduğunu ve Türk devletine karşı acilen yaptırım kararı alınarak, harekete geçilmesi çağrısında bulundu.

“Dünya Trump ve Putin tarafından paylaşılıyor ve Avrupa sessiz”

Parlamentoda yer alan Yeşiller Grubu'ndan Danimarkalı milletvekili Nikolaj Vıllumsen ise Trump ve Putin’i kastederek, dünyanın iki kişi tarafından paylaşıldığını ve buna karşı ise Avrupa’nın sessiz kaldığını ifade etti. Bu paylaşım savaşında Türk devletinin giderek gerilim siyaseti yürüttüğünü belirten Vıllumsen, Türk devletinin giderek militaristleştiğini ve bu militarizmin sonucu olarak Kürt halkına yönelik bir savaş siyaseti yürütüldüğünü belirtti. Avrupa değerlerinin tekrardan inşa edilmesi için Kürt halkının yanında yer alınması çağrısında bulunan Nikolaj Vıllumsen, Türk devletine karşı uygulanacak yaptırımlar konusunda hazırlanacak ortak metne “evet” diyeceklerini belirtti.

“Kürtler kadim bir halktır”

Genel kurulda söz alan sağ eğilimli grup “Kimlik ve Demokrasi” grubundan Çekyalı Parlamenter Ivan David ise Türk devletinin Kürt halkına “terörist” dediğini ama Kürtlerin kadim bir halk olduğunu ve terörist olmadığını belirtti. Kürtlerin DAİŞ’e karşı savaşarak insanlık değerlerini koruduğuna vurgu yapan David, Avrupa Birliği’nin (AB)Türk devletine yönelik ekonomik yaptırım kararı almasına destek vereceklerini ifade etti.

“Hava Sahası kapatılmalı”

Reformist Grup milletvekili Belçikalı Assati Kanko, Türk devletinin Kürt halkına yönelik saldırılarının kabul edilemez olduğunu ifade ederek, hava sahasının kapatılması gerektiğini ve ekonomik yaptırımlar başta olmak üzere AB'nin, acilen yaptırım kararı alması ve bunları hayata geçirmesi gerektiğini ifade etti.

“Türk devleti kimyasal silahla Kürtleri katlediyor, biz hala suskunuz”

Sol Gruptan Danimarkalı Parlamenter Nikolaj Villumsen, konuşmasına Türk devletinin katlettiği sivillerin isimlerini okuyarak başladı. Sivillerin katledilmesinin kabul edilemez olduğunu ifade eden Villumsen, “Türk ordusu ve destekledikleri cihatçılar Kürt halkını katlediyor. Türk devleti kimyasal silah kullanıyor. Biz ise hâlâ suskunuz” dedi.

Trump’ ın Avrupa’nın yakın dostları olan Kürt halkını Avrupa’dan uzaklaştırdığını belirten Nikolaj Villumsen, “Erdoğan kazandı, biz kaybettik” diyerek, Kürt halkına karşı yürütülen saldırıya Trump ve Erdoğan’ın karar verdiğini ifade etti.

Türk devletinin amacının etnik temizlik olduğunu belirten Villumsen, Türk devletinin Kürt halkına yönelik bu saldırılarını durdurmanın tek yolunun ise alınacak yaptırımlar olduğunu ifade etti.

“Türk devleti DAİŞ’i canlandırdı”

Parlamentoda yer alan bağımsız Milletvekili Yunanistanlı Athanasios Konstantinou, DAİŞ’in yeniden canlandığını ve bunun sebebinin Türk devleti olduğunu belirtti. Kürt halkının DAİŞ’e karşı büyük bir savaş verdiği ve bedel ödediğine değinen Konstantinou, yaptırım kararının bir an önce alınması ve hayata geçirilmesi gerektiğini ifade etti.

“Türk ordusu çekilmeli”

Alman SDU Milletvekili ve AP içerisinde yer alan en büyük grup Parti Popüler Europenn (PPE) Parlamenteri David Mc Allıster, Demokratik Suriye Güçleri’nin (HSD) DAİŞ’e karşı savaştığını ifade ederek, Trump’ın asker çekmesini kınadığını dile getirdi. Kürtler adına bir tampon bölgenin acilen kurulması gerektiğini belirten Allıster, Türk devletinin işgal ettiği bölgelerden geri çekilmesini talep etti.

“Hukuka aykırı saldırılar cezasız kalmamalı”

Parlamenter İspanyol Nacho Sanchez Amor ise, Türk devletinin NATO üyesi bir ülke olduğunu hatırlatarak, NATO’dan izin alınmadan gerçekleştirilen saldırılarının uluslararası hukuka aykırı olduğunu, bunun cezasız kalmaması gerektiğini ifade etti. NATO kararı alınmadan Türk devletinin Kürtlere saldırdığını belirten Amor, Türk devletinin işgal ettiği yerlerden bir an önce geri çekilmesi gerektiğini ve bu saldırıya karşılık AB’nin acilen her türlü yaptırımı uygulaması gerektiğini söyledi.

Liberal Demokrat Grup Parlamenteri İrina Von Wiese ise, Türk devletinin saldırılarının bir meşruluğunun olmadığını, Avrupa’dan giden DAİŞ mensuplarının ise alınarak vatandaşı olduğu ülkelerde yargılanması gerektiğini söyledi.

“Erdoğan bir canavar”

Sol Grup'tan Kıbrıs Milletvekili Giorgos Georgiou ise, Erdoğan’ın bir canavara dönüşerek katliamlar işlemesinin temel sebebinin Avrupa’nın sessizliği olduğunu belirtti. Bu sessizlik sonrası yapılan katliamların ardından dile getirilenlerin ise “timsah gözyaşı dökmek” olduğunu belirten Georgiou, bunun trajikomik olduğunu ifade ederek, yapılması gerekenin artık net bir tutum çerçevesinde Türkiye’ye dur demek, çeşitli etkili yaptırımlar alarak uygulamak olduğunu vurguladı.

Bağımsız İtalyan Milletvekili Fabio Massimo Castaldo, Kürt halkının yalnız bırakılmaması gerektiğini, Avrupa’nın tüm gücüyle Türk devletine yaptırımlar uygulaması gerektiğini ifade etti.

Roman Milletvekili ve Demokrat Hıristiyan Grubu'ndan Train Basescu ise Putin ile Erdoğan’ın Soçi görüşmesinin, Türk devletinin tüm taleplerinin karşılanmaması açısından çok önemli olduğunu ifade etti. Basescu, alınacak yaptırım kararlarında “evet” diyeceklerini sözlerine ekledi.

“Her türlü yaptırım hemen uygulanmalı”

Portekiz Milletvekili, Sol Grup'tan Isabel Santos ise DAİŞ’in tekrar canlanmasının temel sebebinin Türk devletinin Kürt halkına karşı saldırıları olduğunu belirtti. Erdoğan’ın mültecilerle Avrupa’yı tehdit ettiğini hatırlatan Santos, Erdoğan’ın bu şantajına karşı Avrupa’nın mültecilerin yanında olması gerektiğine, bu şantajı boşa çıkarmanın önemli olduğuna dikkat çekti. Santos, Türk devletinin uluslararası hukuka aykırı olarak Kürt halkına saldırdığını belirterek, Türk devletine karşı her türden yaptırımın alınmasının acil gereklilik olduğunu söyledi.

Group Renew'den (Yeniden Doğuş) Fransız Milletvekili Nathalie Loiseau, Suriye Gelecek Partisi Sekreteri Hevrin Xelef'in Türk işgali sırasında katledilen bir Kürt siyasetçi olduğunu belirterek, Xelef gibi kadın eşitliğini savunan birisini katledilmesini kınadıklarını ve bunun kabul edilemez olduğunu söyledi.

Tür devletinin Kürtlere saldırarak bir çok sivili katlettiğini ifade eden Loiseau, ABD’nin kendilerinden habersizce askerlerini geri çekmesinin bu saldırının önünü açtığına dikkat çekti. Avrupa’nın hiçe sayıldığını ifade eden Fransız vekil, bunun Avrupa için utanç olduğunu belirtti. Avrupa’nın Kürtlere yönelik saldırılara karşı yeterli bir tutum takınmadığına dikkat çeken Nathalie Loiseau, Avrupa’nın acilen kendi değerlerine sahip çıkması çağrısında bulunarak, yaptırımların bir an önce hayata geçirilmesi gerektiğini belirtti.

“Engel olunmazsa işgal sürer”

Sol Grup Parlamenteri Evin İncir ise Türk devletine karşı bir tutum ve yaptırım alınmadığında işgal ettiği yerlerde kalacağını dile getirdi. Kürt halkının DAİŞ’in katliamları sonrasında büyük bir travma geçirdiğini ve şimdi ise Türk devletinin saldırılarıyla bu travmanın derinleştiğine dikkat çeken İncir, Kürt halkının yanında olmanın bir insani görev olduğunu ifade etti. İncir, acilen ortak tutum alınarak Avrupa’nın Türk devletine başta ekonomik olmak üzere çeşitli yaptırım kararları alarak, uygulamaya koyması gerektiğini vurguladı.

Avrupa Parlamentosu’nun Türk devletinin Rojava’ya işgal saldırılarıyla ilgili bugünkü tartışmalar sonucunda ortak bir karar alınarak Perşembe günü genel kurum oturumunda oylamaya sunulacak.

 

Kaynak: ANF