Skip to main content

Çatışma sonrası uzlaşma uzmanı Dr. Toituzman: DAİŞ, en büyük yıkıma sebep oldu

Çatışma sonrası uzlaşma uzmanı Dr. Toituzman: DAİŞ, en büyük yıkıma sebep oldu
Çatışma sonrası uzlaşma ve geçiş dönemi konularında uluslar arası tecrübeye sahip Dr. Fonie Du Toituzman, DAİŞ’in İkinci Dünya Savaşı’ndan bu yana insanlığa karşı en büyük yıkımı gerçekleştirdiğini söyledi.
posted onJune 21, 2019
nocomment

Çatışma sonrası uzlaşma ve geçiş dönemi konularında uluslar arası tecrübeye sahip Dr. Fonie Du Toituzman, DAİŞ’in İkinci Dünya Savaşı’ndan bu yana insanlığa karşı en büyük yıkımı gerçekleştirdiğini söyledi.

Irak’ta DAİŞ sonrası dönemi Amerika’nın Sesi’ne değerlendiren Toit, örgütün eşi benzeri olmayan bir yıkıma neden olduğunu söyledi.

Ezidilere ait 50 toplu mezar var”

Toituzman, “DAİŞ’in Irak toplumuna verdiği zarar, eşi benzeri olmayan bir durum. İkinci dünya savaşından bu yana, bir topluma verilen zarar açısından böyle bir yıkım görülmemiştir. 5 milyon insan yerinden edildi, ismi bilinmeyen binlerce insan öldü. Bodycount diye bir internet sitesi var. 2003 yılından bu yana Irak’ta ölenlerin sayısını 280 bin olarak veriyor. Yalnızca Ezidi toplumuna bakacak olursanız 50 tane toplu mezar var. Ama mesela şu hasarı nasıl açıklayacaksınız? Çocuklara daha 5-6 yaşında okullarda saymayı insan kafatasıyla öğrettiler. Binlerce kadın köle pazarlarında seks kölesi olarak satıldı. Irak’ta yarattığı yıkım çok ciddi. DAİŞ’ten sonra ortaya çıkan tek umut ışığı, Kürt, Arap, Şii, Sünni, bütün Iraklıların, bu tekfir dininin yanlış olduğunda uzlaşmaları. Bu fikir birliği üzerine yeni toplum inşa edebiliriz” dedi.

Toituzman’a göre yıkımın onarılması için önce alt yapı çalışması yapmak gerekiyor. Mültecilerin geri getirilmesi gerektiğini savunan Toituzman, “Felluce, Ramadi gibi bölgelerin yeniden yaşanabilir hale getirilmesi için alt yapının yapılması gerekiyordu. Köprülerin inşaatı, su sistemi, elektrik sisteminin yeniden inşası gerekiyordu ki, insanlar DAİŞ buralardan çıkarıldıktan sonra geri dönsünler. Birleşmiş Milletler Kalkınma Programı (UNDP) bunu için milyon dolarlık istikrarlaştırma projesi hayata geçirdi. Ayrıca mültecilerin ve ülke içinden yerinden edilmiş insanların geri dönebilmesi, ülkede sosyal uyum sorunu ve zorlukları ortaya çıkardı. Kimler suçlu kimler değil. Oğlu örgüte katılan bir baba aynı zamanda suçlu muamelesi görmeli mi ? Bir kasaba, DAİŞ’in eline geçtiğinde orada öğretmenliğe devam eden bir kişi acaba DAİŞ’e destek vermeye devam edecek mi? Böyle insanları DAİŞ kasabamıza gelecek diye kendi içlerine almak istemiyorlar ama bir yandan da mümkün olduğunca fazla mülteciyi geri getirmek lazım. Bunu için toplumum kendi içinde diyaloga ihtiyaç var. Alt yapı yatırımlarının yanında toplumun kendi içinde diyaloglarını sağlayan projelere de ihtiyaç var. Yaptığımız çalışma zorlu ama önemli noktası bu” diye konuştu.

“Türkiye’nin ayrı bir çaba sarf etmesi gerekiyor”

Peki tehlike geçti mi? Toituzman bu soruya ‘’hayır’’ yanıtı veriyor. DAİŞ’i virüse benzeten Toituzman, “Tehlike henüz tamamen geçmedi. DAİŞ bir fikir olduğu için zamanını bekliyor. Zamanı geldiğinde, iktidar boşluğu olduğunda tekrar ortaya çıkabilir. Toplumu dindar olan ülkelerin ayrıca dikkatli olması lazım. Türkiye’de bunlar arasında sayılabilir. DAİŞ’in geri gelmesini mümkün kılacak platformların ortadan kaldırılması için ayrı bir çaba sarf etmesi gerekiyor” şeklinde konuştu.

Dr. Fonie Du Toit kimdir?

Güney Afrika’da Apartheid döneminde işlenen suçların tespitine ilişkin çalışmalar yapan Hakikat ve Uzlaşma Enstitüsü’nün 17 yıl direktörlüğünü yapan Dr. Fonie Du Toituzman, çatışma sonrası uzlaşma ve geçiş dönemi konularında tanınan bir isim. Güney Afrika’daki çalışmaları nedeniyle Birleşmiş Milletler Eğitim, Bilim ve Kültür Örgütü UNESCO tarafından uluslararası barış eğitimi ödülüne layık görülen Toit, Irak’ta IŞİD sonrası dönem için çalışma yapan Birleşmiş Milletler Kalkınma Programı’nda da iki yıl danışmanlık yaptı.