Die Welt gazetesi eski Türkiye muhabiri Deniz Yücel'in, Türkiye'de tutukluyken işkence gördüğü şeklindeki iddiaları sonrasında Alman Dışişleri Bakanlığı, Türk hükümetini Birleşmiş Milletler İşkenceye Karşı Sözleşmesi’ne uymaya çağırdı.
VOA'da Cem Dalaman'in geçtiği habere göre Federal Dışişleri Bakanlığı’ndan Deniz Yücel’in adı ve Türkiye’de süren mahkemesiyle bağlantılı Berlin Asliye Mahkemesi'ne verdiği savunma sonrası doğrudan isimlendirilmeden yapılan açıklamada, "Her türlü işkence ve kötü muameleyi kınıyoruz, bunlar yasalara aykırıdır" denildi. Basının sorularını yanıtlayan bir bakanlık sözcüsü, Türk hükümetini "kendisinin de kabullendiği uluslararası standartlara uymaya" çağırdı. Sözcü, Türkiye’nin BM İşkenceye Karşı Sözleşmesi’ne ek olarak, Avrupa Konseyi’nin işkenceyi önleme yükümlülüklerini paylaştığını belirtti. Bakanlık sözcüsü, Yücel'in suçlamaları konusunda sorulan bir soruyu ise, "En başından beri, Deniz Yücel'e konsolosluğun erişimi, adil gözaltı koşulları, hukukun üstünlüğü ve serbest bırakılması için yoğun bir şekilde çalıştık" şeklinde cevapladı.
Deniz Yücel’in iddiaları sonrasında Türkiye’ye baskının artırılmasını talep eden Yeşiller Partisi Eşbaşkanı Annalena Baerbock, Alman hükümetinin, Türk hükümetiyle ilişkilerin normal olduğunu iddia etmeyi sonlandırması gerektiğini söyledi. Türkiye’nin ekonomik olarak AB’ye ihtiyacı olduğunu savunan Baerbock, "Federal Hükümet’in elinde, Türkiye'nin daha da fazla otokrasiye kaymasına karşı koyacak büyük bir olanak var" şeklinde konuştu.
Hristiyan Demokrat Birlik (CDU) partisinin İnsan Hakları İhlalleri Komisyonu Sözcüsü Michael Brand, Türkiye'deki cezaevi koşullarının ve işkence iddialarının BM İnsan Hakları Yüksek Komiseri Michelle Bachelet tarafından incelenmesi gerektiğini söyledi. Sol Parti’den Federal Parlamento Alman-Türk Parlamenterler Grubu Başkanı Sevim Dağdelen, Türkiye ile AB üyelik müzakerelerinin derhal durdurulmasını istedi ve Berlin’deki Türkiye Büyükelçisi’nin Dışişleri Bakanlığı’na çağrılarak nota verilmesini istedi.
SPD Dış Politika Sözcüsü Nils Schmid, Yücel'in iddialarının "derinden endişe verici" olduğu ifadesini kullandı.
Deniz Yücel’in cezaevinde bulunduğu sürede ve serbest bırakılması sürecinde konuyla yakından ilgilendiği bilinen AK Parti İstanbul milletvekili Mustafa Yeneroğlu, Yücel ve avukatlarının daha önce kendisiyle istişarelerde bulunduklarını, ancak işkence iddialarını hiçbir zaman dillendirmediklerini, "sözlü taciz ve bir itme olayından” şikayetçi olduklarını ve bunun üzerine duruma müdahale ederek, gardiyanların değiştirilmesini sağladığını söyledi.
Deniz Yücel, Türkiye'de yargılandığı davaya ilişkin dün Berlin Tiergarten Asliye Mahkemesi'ne verdiği ifadede, tutuklandıktan sonra götürüldüğü Silivri Cezaevi'nde ilk günlerde "dövüldüğünü, tekmelendiğini, hakarete uğradığını ve tehdit edildiğini" iddia etmiş ve "Türkiye Cumhurbaşkanı'nın ya da yakın çevresinin talimatıyla, ama her ihtimalde onun tarafından hedef gösterilerek, onun sorumluluğunda işkence gördüm" şeklinde konuşmuştu. 14 Şubat 2017'de tutuklandıktan sonra, hakkındaki iddianamenin açıklanmasının ardından 16 Şubat 2018'de tahliye edilen ve Almanya'ya geri dönen Yücel hakkında İstanbul 32. Ağır Ceza Mahkemesi’nde süren davada, Yücel'in yazdığı yazılarda FETÖ ve PKK örgütlerinin propagandası yaparak halkın bir kesimini diğer bir kesimine yönelik olarak aleni şekilde kin ve düşmanlığa tahrik ettiği iddia ediliyor.
