Arap entelektüel kurumlardan biri olan Dar el Liberaliye (Liberal Evi)Arap kültür dinamikleri içindeki dini ve mezhebi yapılara yönelik eleştirel ürünler yayınlaması nedeniyle İslam ülkelerindeki dini kurum ve kişilerin tehditlerine maruz kalıyor.
Merkezi New York’ta bulunan Dar el Liberaliye, kuruluşundan bugüne geçen bir yıllık süreçte, Arap kültürü bünyesinde süregelen dini ve mezhepsel yapı, karşılaştırmalı din, cinsel kültür ve modern ateizm üzerine eleştirel ürünler yayımlayarak dikkatleri üzerine çekmişti. Kuşkusuz bu dikkat, sadece Arap dünyasındaki entelektüel kesimlerle sınırlı bir dikkat değildi zira statükocu zihniyet sahibi kesimler de olumsuz anlamda bu kurumun faaliyetlerini yakından takip edip bu faaliyetlere karşı tehditlere varan kara propagandaya yöneldiler.
Dar el Liberaliye Kültür Merkezi İcra Direktörü George Bressiti, AVATODAY’in New York şubesine verdiği mülakatta, Faaliyetlerini durdurmaya yönelik tüm baskı ve tehditlere rağmen, kültürel ve edebi çalışmalar ortaya çıkarıp yayımlamaya devam ettiklerini ifade ederek, “Kitaplarımızın basımı ve yayımlanması önündeki engellere ve dindarların dayatmalarına rağmen çok kısa sürede benzersiz ürünlerin standart öğelerini basabildik” dedi.
“Yakında Orta Doğu ve dünya kütüphanelerine pek çok yeni ürün sunulacak”
Suriye-Alman menşeli bir kurum olan Dar el Liberaliye, modern ve ileri aydınlanma için önemli çalışmalar yürüttü. Bu amaçla Suriyeli Arap entelektüel ve Dar el Liberaliye’nin kurucularından Dr. Nabil Fayaz'ın kitaplarının çoğu basıp yayınladı.
Dar el Liberaliye’nin en öncelikli projelerinden birisinin ürün ortaya koymuş ancak bunları yayımlayacak maddi imkanı olmayanların ürünlerini basıp yayınlamak olduğunu, öncelik verdikleri bir başka faaliyetlerinin ise her okuyucuya ve özellikle öğrencilere dört kitap dağıtılmasını öngören projeleri olduğunu ifade eden Bressiti, bu projeyi önce Suriye'de uygulamak istediklerini ve diğer ülkelerde de uygulanması için daha fazla destek beklediklerini söyledi.
Dar el Liberalliye’nin, Arap ülkeleri ve Almanya’dan Dr. Feyyaz, Tunuslu ünlü yazar Dr. Muhammed Hazuhi, Seyid Maan ve Heysem Teyun gibi tanınmış kişilerin desteğiyle kurulabildiğini vurgulayan Bressiti, Çalışmalarından en çok ses getiren ürünün ise Mazugh’un dini eleştirel kitaplarından biri olan “Dinlerin gölgesi” kitabı olduğunu belirtti.
Dar el Liberaliye’nin bu yıl Kürt yazar Karzan Hemid’in “Yezdan; insanın şeriatı ve evren” isimli kitabını da yayımladığını aktaran Bressiti, bu kitabın 21. Yüzyılın yeni dinsel metinler içeren ender kitaplardan biri olduğunu ifade etti.
Kitabın insan eliyle yazılmış dinsel bir kitap olma vasfından dolayı önemli bir eser olduğunu vurgulayan Bressiti şunları söyledi:
“Karzan Hamid’in kitabı, tanrı gibi insanın da kutsallığının olduğunu çünkü ruhun, kurgu yapan kutsal bir şey olduğunu söyler. Ona göre insan, hiçbir şekilde yok edilemez ama insan sevgi ve barışa katlanmalı. Ancak bu şekilde yeryüzü insan için bağışlayıcılığını sürdürebilir.
Karzan Hamid’in, içerik açısından kutsal metinlerden farklı bir işleyişe sahip bu eseri, bu yıl basılıp yayımlandı ve Arap ülkeleri ile Avrupa’da dağıtımı yapıldı. İçeriğindeki masajlar çok farklı. İnsanın saflığı, arılığı ve bağışlayıcılığı olan bir varlık olduğunu ve bu özelliklerinden dolayı insanın diğer kutsallardan korunması gerektiğini belirtiyor.
Ancak İslam din adamları, kitabın Kur’an’a benzetildiğini savunup kitabı ‘küfri’ olarak nitelendirerek ona karşı düşmanca bir tavır içerisine girdiler.”
Karzan Hamid: Bütün dini metinler cinayet ve şiddete dayanıyor
“Yezdan; insanın şeriatı ve evren” kitabıyla ilgili kitabın yazarı Karzan Hamid ise kitabını insan için insana dair olanı ele aldığını ve kitapla vermek istediği mesajın ‘dinlerin cinayet ve katliamlara varan şiddet eylemlerine maruz kalan insanın bu şiddetle yüzleşmesi gerekliliği olduğunu söyledi.
AVATODAY’e değerlendirmelerde bulunan Karzan Hamid, “birçok din adamının kitabı eleştirmesinin nedeni, kitap metinlerini Kur’an'a ve diğer dinlerin kutsal kitaplarına benzetmesi, kitabımı Kur’an'ın yeni bir yazılı versiyonu olduğunu sanmasından kaynaklanıyor” dedi.
Hamid kitabını yazarken tüm dini metinleri incelediğini ve tüm dinsel kitapların cinayet ve şiddet temelinde yazıldığını gördüğünü söyledi.
Dinsel metinleri esas alan hareketlerin işledikleri cinayetlerden örnekler sunan Kürt yazar Karzan Hamid şunları söyledi:
"2003 yılında, Irak'ta dini ve mezhepsel cinayetlerin oranı çok artmıştı. Bağdat'ta dini farklılıkları nedeniyle her gün 100 kişi öldürülüyordu ve bu durum beni, insanı korumak için cinayet ve şiddetten uzak, sevgi ve barışı esas alan yeni bir anlayışa sevk etti.
Bütün dini metinler Tanrının var olduğunu ve onun ilham verici olduğunu iddia eder. Bu yüzden insanlar bu metinlere kutsiyet yüklerler. Ancak bu dini kitapların derinliklerine inildiğinde, insanı ayrıştırmak üzerine yazıldıkları görülür ve sadece bir duruş gerektiren farklılıklar yüzünden karşıtlarını reddederler. Bu dünyada uzun zamandan beri yaşadığımız için, birbirimizi korumamız ve birbirimize yardım etmemiz lazım. Böylece dünya hayatı daha güzel ve katlanılabilir alacaktır.”
