Gazetecilik örgütleri Birleşmiş Milletler (BM) İnsan Hakları Komisyonu’nun halen devam eden 42. oturumuna sundukları başvuruda, Türkiye'de ifade ve basın özgürlüğüne karşı Türk hükümetinin uyguladığı "baskıcı politikalara" son verilmesi için harekete geçmesini istedi.
Başvuruda, Türk hükümetinin onlarca hapis cezası da dahil olmak üzere medya ve sivil toplum üzerindeki baskılarını sürdürdüğü konusundaki endişeler dile getirildi.
Ortak başvuruda, "Türkiye’yi hukukun üstünlüğüne kavuşturmak için acil adımlar atılması, medya özgürlüğü ve sivil topluma karşı saldırılara son verilmesi" istendi. Gazeteciler ve medya çalışanlarına büyük baskılar yapıldığı, medya kuruluşlarına ve gazetecilere keyfi davalar açıldığı, internet sitelerinin zorla kapatıldığı kaydedildi.
“Türkiye’de hukukun üstünlüğü sistematik olarak ortadan kaldırılıyor”
Başvuruda şu ifadeler kullanıldı:
“Son üç yıldır Türk Hükümeti ülkedeki muhalif ve muhalif seslere karşı baskıcı politikasını yoğunlaştırdı. İfade özgürlüğü ortadan kalktı. OHAL, 2018 yılının Temmuz ayında kaldırılsa da hükümetin medyaya ve sivil topluma karşı benzer baskısı sürüyor. 2016 yılındaki darbe girişiminden bu yana en az 180 medya kuruluşu kapatıldı. 220 binden fazla web sitesine erişim engellendi. En az 132 gazeteci ve medya çalışanı demir parmaklıklar arasına atıldı. Yüzlerce gazeteci sadece mesleklerini yaptıkları için terörist olarak damgalanıp hiçbir kanıt olmadan yargılandı.
Türkiye’de hukukun üstünlüğü sistematik olarak ortadan kaldırılıyor. 2013 yılında yapılan barışçıl ‘Gezi Parkı’ protestolarına katılan sivil toplum örgütlerinin 16 tanınmış ismi, protestolarda hükümeti devirmeye teşebbüs etmekle suçladı. Halen 24 aydır tutuklu olan Osman Kavala, henüz mahkemeye çıkarılmadı. Geçtiğimiz hafta, Cumhuriyet gazetesinin çalışanı altı gazetecinin mahkumiyetleri bozuldu. Ahmet Şık için terörizm propagandası yaptığı iddiasıyla 30 yıl hapis cezası istendi, Türk devletine hakaret gibi asılsız suçlamalara maruz kaldı.”
Kürt belediye başkanlarına vurgu yapıldı
12 Uluslararası gazetecilik örgütünün BM İnsan Hakları Komisyonu’na yaptıkları başvuruda, Türk devleti tarafından ikinci kayyum darbesiyle halkın yüksek oyuyla göreve gelen Kuzey Kürdistan’ın en büyük kentlerinden Diyarbakır, Mardin ve Van Büyükşehir Belediye Eş Başkanları Selçuk Mızraklı, Ahmet Türk ve Rabia Özgökçe Ertan’ın hukuk dışı bir yöntemle görevlerinden alınmasına da vurgu yapıldı.
Başvuruda ayrıca şu talepler yer aldı:
“BM İnsan Hakları Komisyonu, Türkiye'yi içinde bulunduğu rotayı değiştirmesi için çağrıda bulunmalı. İnsan Hakları Konseyi’ni, Türkiye’nin hukukun üstünlüğünü geri kazanması, basın özgürlüğüne karşı saldırılarını sonlandırması için acil adımlar atmaları yönünde çağrıda bulunuyoruz.”
BM İnsan Hakları Komisyonuna yapılan ortak başvuruya imza atan uluslararası basın örgütleri şunlar:
Gazetecileri Koruma Komitesi (JPC), Uluslararası Karikatürist Hakları Birliği (ICRA), Avrupa Medya ve Basın Özgürlüğü Merkezi (ECPMF), Sansür İndeksi, OBC Transeuropa, Avrupa Gazeteciler Federasyonu (EFJ), Uluslar arası PEN, Amerika PEN, Norveç PEN, İngiltere PEN, Danimarka PEN ve Almanya PEN.