Ana içeriğe atla

Kerkük’te Kürtler uzlaştı -  azınlıktaki Türkmen ve Araplar buna tepkili

Kerkük’te Kürtler uzlaştı -  azınlıktaki Türkmen ve Araplar buna tepkili
Kürdistan Bölgesel Yönetimi'nde PDK ve YNK’nin Kerkük Valiliği koltuğu için Kürt bir isim üzerinde uzlaştıklarını duyurması Kerkük’te bazı tarafları rahatsız etti. Mesud Barzani, “Kerkük’ün Kürt kimliğinden geri adım atmayacağız” dedi.
posted onJuly 13, 2019
noyorum

Kürdistan Bölgesel Yönetimi'nde (KBY) Kürdistan Demokrat Partisi (PDK) ve Kürdistan Yurtseverler Birliği’nin (YNK) Kerkük Valilik koltuğu için Kürt bir isim üzerinde uzlaştıklarını duyurması Kerkük’te bazı tarafları rahatsız etti.

PDK ve YNK, 7 Temmuz’da yaptıkları ortak açıklamada Kerkük Valiliği için Kürtlerin adayı olarak Tayyib Cabbar üzerinde uzlaştıklarını açıkladı.

Bu açıklama, mevcut Kerkük Valisi Rakan el-Cuburi’yi destekleyen, Kerkük’ün tarihsel olarak bir Kürt kenti olduğu gerçeğini görmemezlikten gelen ve mesele Kürt olunca ittifak olan bölgedeki Arap ve Türkmenler arasında ciddi rahatsızlığa yol açtı.

Rakan el-Cuburi, 2017 yılında Güney Kürdistan’da gerçekleştirilen bağımsızlık referandumu sonrası Kerkük, İran rejimi destekli Haşdi Şabi ve Irak ordusu eliyle işgal edildi. Irak eski Başbakanı Haydar Abadi tarafından Irak anayasasına bile aykırı bir dayatma ile Kerkük Valisi Necmedin Kerim görevden alınarak yerine Rakan el-Cuburi atandı.

Tarihsel boyut

Kerkük, tarihsel Kürt kimliğinin yanı sıra nüfus sayısı olarak da Kürtlerin yoğun yaşadığı ancak farklı toplumları da içinde barındıran zengin petrol kaynaklarına sahip bir kent. Devrik lider Saddam Hüseyin liderliğindeki Baas rejimi döneminden beri, bu kentin Kürt kimliği ve demografik altyapısını değiştirmeye yönelik her türlü oyun, taktik ve bunların sert uygulamalarına maruz kalmış, çok büyük petrol rezervlerine sahip olmasından dolayı Saddam sonrası dönemde de merkezi Irak hükümetleri tarafından kentin Kürt kimliğine karşı tutumlar devam ede gelmiştir.

Kerkük’te, 2003'ten bu yana tek yerel seçim 31 Ocak 2005'te yapıldı. Bu tarihten günümüze dek ülke genelinde yerel seçimler belirlenen tarihlerde tüm illerde gerçekleşirken, Irak parlamentosu sadece Kerkük’ü kapsayan özel yasalar yayınladı. Tüm engellemelere rağmen PDK ile YNK’nin içerisinde yer aldığı Kürdistan Kardeşlik Listesi, 2005’te yapılan seçimde 38 sandalyeli Kerkük İl Meclisi’nin 26’sını kazanarak seçimlerde büyük bir başarıya imza attı.

Erbil yönetimi, PDK ile YNK’nin Kerkük Valiliği için ortak aday üzerinde anlaştıklarını açıklaması ardından Kerkük’teki Türkiye destekli Türkmen ve Arap partilerden itiraz geldi. 2005 yerel seçimleri baz alındığında Kürtlerin Kerkük’te aldıkları oy Kerkük genelinin yüzde 72’sine tekabül ediyor. Buna rağmen Kerkük’teki Irak Türkmen Cephesi, uzlaşmayı reddettiklerini açıkladı. Türkmen Cephesi’nden yapılan açıklamada, kentte çeşitli etnik kimliklerin varlığına dikkat çekilerek,  kararın ‘kentin sosyolojik altyapısını tahrip eden ve petrol kaynaklarını çalan’ Kürtlerin kent üzerinde ‘hegemonya’ kurmasına yol açacağı gibi gerçeklikle örtüşmeyen iddialar dile getirildi.

YNK’li Cemal Şekir: Türkmenlerin teklifi ‘zalimce’

Kerkük’teki Araplar da, anayasaya aykırı bir şekilde atanan Vali Rakan el-Cuburi eliyle Türkmenlerle ortak bir şekilde idare ettikleri valiliğin Kürtlerin eline geçmesinin yeniden marjinalleşmelerini beraberinde getireceğini bildiklerinden buna karşı çıkıyorlar.

Arap siyasi gruplar İl Meclisi’nin en küçük grubu. Ayrıca Arap siyasiler son iki yıl içerisinde mevcut Vali’nin de çabalarıyla, Kerkük’ün güneyindeki Arap nüfusun şehir merkezine doğru kaymasında etkili oldu. Ancak bu kaymalar Kürtlerin yoğun tepkisini neden oldu.

Seçimlerde Türkmenlerden dahi yeteri kadar destek bulamayan Türkiye’nin desteklediği Türkmen Cephesi de daha önce de dile getirdiği teklifi yineleyerek, Kerkük ve diğer bölgelerde idari, askeri ve güvenlik birimlerinin Kürt, Arap ve Türkmenlere yüzde 32 oranında dağıtılması, kalan yüzde 4’lük oranın da Hıristiyanlara verilmesi talep edildi.

Türkmen Cephesi’nin bu talebi, sert tepkilere sebep oldu. YNK Milletvekili Cemal Şekir, Türkmen Cephesi’nin bu teklifinin Kürtlere ve Irak’taki demokrasiye karşı “zalimce” bir teklif olduğunu ifade etti. Şekir, Irak siyasetinde bir bölgedeki yönetimin o bölgedeki çoğunluğa ait olduğu gerçeğinden hareketle bu durumun Iraklı tüm siyasi grupların kabulüne aykırı olduğunu söyledi.
 

Mesud Barzani: Kerkük’ün Kürt kimliğinden geri adım atmayacağız

Kürdistan Bölgesi eski Başkanı Mesud Barzani de konuyla ilgili bir açıklama yayımlayarak Kerkük’ün Kürt kimliğinden vazgeçmeyeceklerinin altını çizdi.

Mesud Barzani, Kerkük’ün Kürdistani kimliğiyle ilgili geçmişte olduğu gibi bugün de aynı fikirde olduklarını ve bundan geri adım atmalarının söz konusu olmayacağını söyledi.

Barzani, “Kerkük sorunu sadece iki parti arasındaki bir siyasi sorun yahut bazı taraflar arasındaki siyasi bir çekişme değildir. Esasında Kerkük sorunu tarihi, siyasi ve eski olduğu gibi aynı zamanda çok boyutlu ve büyük bir sorundur” ifadelerini kullandı.

Kentteki olağanüstü duruma da değinen Mesud Barzani, şunları belirtti:

“Kerkük üzerindeki olağanüstü durum ve kentteki durumun güvenlik ve yönetim açısından normalleştirilmesi, Kerkük halkına hizmet ve sorunların genel olarak çözümünün elzem olması nedeniyle Kürt tarafların kendi aralarında anlaşıp birlikte hareket etmesinin önemli bir adım olduğunu düşünüyoruz. Ancak bununla birlikte Kerkük’ün sorunları valilikle birlikte Erbil ve Bağdat arasında çözülmeli. Ortaya çıkacak her sonuç da Kerkük’teki bütün bileşenlerin rızasına göre olmalıdır.

Şimdilerde Erbil ile Bağdat arasındaki ilişkilerde olumlu bir durum söz konusudur ve bu da Kerkük’teki güvenlik ve yönetimle ilgili sorunların çözümü ve Kerkük’ün anayasal çerçevede olağan haline dönmesi noktasında bir fırsattır. Zira Kerkük’teki mevcut durum bu haliyle devam edemez.

Geçmişte olduğu gibi bugün de Kerkük’ün Kürdistani kimliğiyle ilgili görüşümüz bu olmuştur ve bundan geri adım atılmayacaktır. Kerkük, bütün ulus ve dinler için birlikte yaşamın bir örneği olmalı ve bütün bileşenler barış ve kardeşlik içinde Kerkük’te birlikte yaşayabilmelidir.”

PDK-YNK ortak heyeti Kerkük’ü ziyaret edecek

38 sandalyeli Kerkük İl Meclisi’nde çoğunluğu elinde bulunduran Kürtlerin 26 sandalyesi bulunuyor. Kürtlerin oluşturduğu Kardeşlik Bloğu, tek başına valiyi seçebiliyor ancak PDK ve YNK, diğer bileşenlerin de rızasını almak istiyor.

Bu amaçla PDK ve YNK’den oluşan bir heyetin kentteki farklı bileşenlerle görüşmeler gerçekleştirmek amacıyla Kerkük’e ziyaret gerçekleştireceği bildirildi.

4 kişilik heyette yer alan iki ismin Kerkük İl Meclisi üyesi, diğer ikisinin de KDP ve KYB üyesi olduğu belirtilirken heyetin farklı bileşenlerle gerçekleştireceği görüşmelerde, vali, vali yardımcısı ve il meclisi başkanının belirlenmesiyle ilgili görüş alışverişinde bulunacağı aktarıldı.

Kürtlerin, vali yardımcılığının Araplara, il meclisi başkanlığının ise Türkmenlere (Irak Türkmen Cephesi’ne) verilmesine razı olduğu buna karşılık, belirlenen vali adayına destek istedikleri belirtiliyor.

Kürt heyetinin bu hafta içinde Kerkük’e gidip görüşmelerde bulunması bekleniyor.