Alman hükümeti, başta ABD olmak üzere birçok ülkenin terör listesine aldığı Hizbullah’ı terör listesine aldı. İran İslam Cumhuriyeti’nin Ortadoğu’daki en tehlikeli yandaşı olan Lübnan’daki Hizbullah’ın terör listesine alınmasıyla Hizbullah’ın Almanya’daki tüm faaliyetleri yasaklandı.
Alman medyasına göre, bu karar Hizbullah’ın Almanya'daki faaliyetleri ve üyelerini terör örgütü DAİŞ’ın faaliyetleri ve üyeleriyle eşdeğer hale getirecek. Hizbullah’a bağlı ve büyümekte olan bir suç şebekesinin yasadışı faaliyetleri hakkındaki bilgiler Berlin’i endişelendiriyor. AB üyesi ülkelere sızan bu şebeke İran rejimi lehine terör faaliyetlerinde bulunabilir.
Hizbullah’ın faaliyetleri bir süredir izleniyordu
Batılı diplomatik kaynaklar, Hizbullah’ın Almanya’daki faaliyetlerinin bir süredir iç istihbarat denetimi altında bulunduğunu açıkladı. Almanya’da özellikle Berlin ve Hamburg’ta bir dizi dernek ve Camiden oluşan bir şebeke ile bağlantılı Hizbullah destekçilerinin bin 200 faaliyeti izlendi. Alman istihbaratına göre Hizbullah'ın Almanya içinde ve dışında terör saldırıları gerçekleştirebilecek uyuyan hücreleri var.
İngiltere daha önce Hizbullah’ı terör örgütleri listesine alarak örgütün İngiltere’deki faaliyetlerini yasaklamıştı. Independent’ın konuyla ilgili haberine göre İngiltere’de Hizbullah'a mensup olmanın ve propagandasını yapmanın suçu 10 yıla kadar hapis cezasına ulaşabiliyor. Avrupalı diplomatik kaynaklar İngiliz hükümetinin bu adımının, Almanya’nın Hizbullah’ı terör örgütü listesine eklemesinde itici bir unsur olduğunu vurguluyor.
AB yasaklı askeri kanat ile siyasi kanat üyeleri arasındaki farkı kaldıracak
Avrupa Birliği (AB) yakın zamanda Hizbullah’ın yasaklı askeri kanat ile siyasi parti kanadı arasındaki farkı ortadan kaldıracak. Batılı diplomatik kaynaklar, Hizbullah’ın askeri ve siyasi kanadını terör listesine eklemeyi reddeden Avrupa’daki son ülkenin Fransa olduğunu belirtiyor. Bu durum, İran rejimi ile imzalanan Ancak Donald Trump’ın ABD Başkanı seçilmesi ardından ABD’yi çektiği nükleer anlaşma ve İran rejimi ile olan ticari çıkarlar da dahil olmak üzere çeşitli hususlardan kaynaklanıyor.
Hizbullah’ın uzun terör sabıkası listesi
Batılı diplomatik kaynaklar, Hizbullah’ın Avrupa’daki terör saldırılarına 1985 tarihinde Atina'dan Roma'ya giden bir uçağı kaçırarak başladığını ifade ediyor.
Hizbullah, 2012'de Bulgaristan'da turistleri taşıyan bir otobüse saldırı düzenlemiş saldırı sonucu 6 sivil hayatını kaybederken 30'dan fazla kişi yaralanmıştı.
Kıbrıs Cumhuriyeti’nde bir mahkeme, 2013 yılında Kıbrıs'ta terör saldırısı hazırlığında olan bir kişiyi mahkum etmiş, söz konusu şahıs Hizbullah mensubu olduğunu itiraf etmişti.
İngiltere, 2015 yılında, patlayıcı maddelerin bulunduğu büyük sığınaklar ortaya çıkardı. Bu sığınaklar aynı şekilde, Kıbrıs’ta, Avrupa ülkelerinde ve Avrupa’nın dışındaki başka ülkelerde de ortaya çıkarıldı. İngiliz istihbaratı bu mühimmat ve teçhizatın ileride gerçekleştirilecek terör saldırıları için tahsis edildiğini savundu.
“İran rejimi adına Latin Amerika ülkelerinde suç çeteleri kurdu”
Avrupalı siyasi bir kaynak ABD yönetiminin Hizbullah’a uyguladığı yaptırımların ana sebeplerinden birinin Güney Amerika ülkelerinde çete faaliyetlerine başlaması olduğunu belirtiyor. Hizbullah, buralarda yasadışı davalarda İran rejimi lehine çalışan suç çeteleri kurdu. Hizbullah, özellikle Venezuela, Peru, Arjantin ve Brezilya'da, Tahran'ın ABD’ye karşı yürüttüğü savaş çerçevesinde bazı rejimlerle işbirliği halinde. Aynı kaynak, Washington’un, Lübnan siyasi çevresindeki Hizbullah’ın müttefiklerini de kapsayacak bir şekilde yaptırım tabanını genişleteceğini ifade etti.
57 ülke Hizbullah’ı terör listesine almış durumda
Batı kaynaklı raporlar, Arap ülkeleri de dahil olmak üzere dünyanın dört bir yanındaki 57 ülkenin Hizbullah'ı resmi olarak terör listesine dahil ettiğini ve faaliyetlerini tamamen yasakladığını gösteriyor. Öte yandan yaklaşık 70 ülke, Hizbullah’ın faaliyetlerini yakından izliyor. Söz konusu raporlar, Hizbullah aracılığıyla yasa dışı yollardan İran rejimi lehine çalışan dünyanın dört bir yanındaki binlerce dernek, ağ ve kurumun izlendiği bildiriliyor. Bu yasa dışı yollar arasında özellikle Avrupa, Orta Doğu ve Güney Amerika arasındaki ilaç ticareti kendini gösteriyor.
Lübnan’daki kilit bakanlıklar Hizbullah’ın elinde
Söz konusu raporlar, Hizbullah’ın Lübnan’da birtakım gruplara sızmak ve Lübnan’a ait devlet kararlarını almak yoluyla iç güvenlik ağı oluşturduğunu bildiriyor. Hizbullah’ın müttefikleri özellikle hükümetteki kilit bakanlıkları elinde bulunduruyor. Bunlar arasında öne çıkanlar Dışişleri, Savunma ve Maliye Bakanlıkları. Söz konusu bakanlıklar Lübnan’da egemen olarak sınıflandırılan toplam dört bakanlıktan üçünü oluşturuyor. Bunların yanı sıra Hizbullah’ın sahip olduğu başka bakanlıklar da mevcut.